Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


'O kadın'cıların gerçek yüzleri “Yatacak yeri yok” deseydik daha mı iyi olurdu?

'O kadın'cıların gerçek yüzleri

“Yatacak yeri yok” deseydik daha mı iyi olurdu? Kimi laikçiler..

Kimi liberaller..

Kimi hergeleler..

Kimi dindarların gazetesindeki, orta yol yolcuları..

Ve dahi kimi dindar görüntülüler..

Diyorlar ki, “Ölünün arkasından yazılanlar hoş olmamıştır.”

Onlar çok daha ağırını yazıyorlar da.

Biz en kibar haliyle aktarıyoruz.

Kendilerince en güçlü dayanakları da, “Ölülerinizi hayırla yad ediniz” Hadis-i Şerifi..

Ah ki ne ah!... Sizler, bu Hadis-i Şerifi, Hz. Peygamber'e sadakat için söyleseniz, kapınızda köle olurum..

Ama her halinizden belli, derdiniz istismar..

Yok canım, “niyet okuması” yapmıyorum.. Kalbinizi yarıp, söylüyor değilim bunu..

Hadis-i Şerif'i bize ders olması için aktarırken, önünüzde duran rakı bardağından çıkartıyorum bunu..

Birinizin önünde rakı bardağı...

Diğerinizin yanında, eğlenmek için o geceliğine çıktığı “bir kullanımlık bayan..”

En temiziniz, “Akit'e çakayım da.. Laikçilere şirin görüneyim” derdinde..

Niye böylesine kızgınım?

Somut örneklerden dolayı..

Halkın zekasıyla alay edilmek istenmesinden dolayı..

Bundan sonrasında, ben size somut iktibaslar yapayım..

Yorumu siz kendiniz yapın.

Akşam'cılardan başlayalım..

Ölünün arkasından bakın ne demişler: “Yatacak yeri yok”..

Kim için mi?

Ne önemi var?

Hadis-i Şerifte, “Ölülerin mavi gözlüsüne şunları şunları söyleyebilirsiniz. Bunları bunları söyleyemezsiniz. Kahverengi gözlü ölülere ise hiçbir şey söylemek yok” diye bir şerh mi var?

Ölü; ölüdür..

Adı Ahmet de olsa.. Meral de olsa..

Hürriyet'ten devam edelim: “Cezasını buldu..”

Evet, bu manşet de, ölen birisi için atılmıştı..

Milliyet: “Okyanusun dibinde..”

Ölmüş insanın cenazesinin yerini söylüyor, dalga geçerek..

Posta gazetesi: “Denize gömdüler..”

Haydi meraklandırmayalım sizleri, bunlar Laden'in şehadeti üzerine yazılanlar..

Size göre o şahıs “kötü birisi” olabilir.

Bana da, sizin güzel gördüklerinizin “kötü” göründüğü gibi..

Şimdi söyleyin, Hadis-i Şerif'i bizim önümüze koyan, “Doğrucu Davut” arkadaşlar.. Ölünün arkasından atılan bu manşetler için tek kelime etmiş miydiniz? (O Hadis-i Şerifin anlamını da kısaca vereyim, yanlış anlaşılma olmasın.. Şahsi düşmanlıklar sebebi ile, ölünün arkasından konuşmak yanlıştır. Kamunun hayrı için, ölünün arkasından da konuşulur, önünden de! Biz de, şahsi bir problemimiz sebebi ile ölünün arkasından olumsuz bir şey söylüyorsak, yanlış yaparız. Şahsi menfaat dışında, “ortak fayda” için, yeni nesillerin ibret alması için söylenenler ise, kamunun menfaatinedir.. Bunu ayırd edemeyenler, bu tartışmayı uzatıp, kendilerini daha fazla komik duruma düşürmesinler!)

Laden'in şehadeti sonrasında atılan o manşetlere, tek kelime ile “Ölülerinizi hayırla yad ediniz” Hadis-i Şerifini hatırlatmayanlar, şimdi aynı gerekçe ile dindar insanları top ateşine tutuyorlar..

Mütedeyyin bir insan gördüler mi, kırmızı görmüş boğa gibi saldırıyorlar..

Dindarların hem ölüsüne, hem dirisine..

Zaten “Ölülerinizi hayırla yadediniz” Hadis-i Şerifi, onların “tatbik etmeleri gereken” değil, “istismar etmeleri gereken” bir hadistir!

Değil mi, hokkabazlar!

Buyrun, o takımın, bir başka mütedeyyin insan için yaptıkları rezaletleri aktarayım..

Adı: Cemalettin Kaplan..

Vefatı sonrasında, Adana'da bir camide sala okunmuş!

Milliyet bakın nasıl vermiş, ölünün arkasından haberi:

“Kaplan'a salaya tepki!

Kararases Cemalettin Kaplan'ın ölümünün, Adana'daki Gülek Camii'nden hoparlörle duyurulup sala verilmesi, çevre halkından tepki gördü. Müezzin hakkında soruşturma açılıp açılmayacağı açıklanmadı.”

Yaaa. Gördünüz mü, ölmüş insanın arkasından neler yazıldığını.. Okunan salanın bile soruşturma konusu olması için, linç haberi yapılmış. “Karases” hakareti de, işin cabası..

“Karases öldü” manşeti mi dersiniz, “Son halife sizlere ömür!” başlığı mı dersiniz, “Karases, sessiz sedasız gömüldü” sürmanşeti mi dersiniz?

Cumhuriyet'teki, “Erdekli yurttaşlar, ‘Kara ses' olarak bilinen Cemalettin Kaplan'ın, Türkiye'de törenle gömülmesine karşı çıkamadıkları için, Atatürk'ten özür dilediler” haberi mi dersiniz..

Daha fazla uzatmaya gerek yok..

Yanarım yanarım da.. Şu Müslüman kılıklıların, “ateiste şirin/dindara şedit” tavırlarına yanarım!

Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit

es selamu aleykum.. anlayabılene gercekten cok guzel bır yazı olmus.. laden bır mucahıttı ben oyle dusunuyorum. hıcbır zaman muslumanlara ve kendı halkına zarar vermemıstır.. laıklerın dınımızı karalama calısmalarına kurban gıtmıs sereflı bır adamdı.. cogu muslumanlar bıle dınımızdekı '' kısas '' meselesını unutup ladene lanet ettı.. oysa onun savasıp baslattıgı mucadele bızlerın mucadelesıydı.. ( bence ) ... ornegın; kımse kızmasın bana sahsı fıkırlerımı beyan etmemde ınsaallah bı sıkıntı yoktur.. '' Hubbul vatan mın'el ıman '' hadısınden dınımınden ogrendim ben vatanımın her karısını sevmeyı.. ( vatan sevgısı ımandandır der hadısı serıf ) '' Atam '' dıyecegım adam haramdan korkmalıdır kı mazlumun hakkınıda dusunebılsın. '' Atam '' dıyecegım ınsan Allahın emır ve yasaklarını bılmelı kı ulkem topragında yasayan yetımlerı dulları bıle gozetsın.. atam dıyecegım ınsan laıklerın atası gıbı olmamalı kısacası.. Allah ıcın sehadete ulasmıs olmalı yada ıckı masalarında degıl secde de kurtarmalı vatanını (!) sımdı ataturk hakkında bırsey soylesem suclu sayırlır mıyım muallak ama sayılırım sanıyorum Allahın bıldıgını kulundan saklayamam ya.. sevmıyorum o atayı.. her yerde gozume carpan heykellerını ( PUT ) de sevmıyorum ve ulkemde puta selam duran ınsanların olması benı oldukca uzuyor.. laden gıbı bır ınsanın arkasından konusulunca hersey gulluk gulıstanlık pekı ya bu atanın arkasından konusulunca neden feryad fıgan edılıyor anlamıs degılım.. sanırım burda su durum devreye gırıyor ; ADAMINA GORE MUAMELE...ınsaallah benı anlayabılmıssınızdır ( dogru olarak ) es selamu aleykum..


Yazarlardan

MollaCami.Com