Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Ömer, "Faruk"tur!

ÖMER, "FARUK"TUR!

Bir münafık ile bir Yahudi kavga etmişler.
Yahudi yargılanmak için Hz. Peygamber’e başvurmayı, münafık da Yahudilerin başkanı olan Ka'b b. Eşref'e gitmeyi teklif etmiş.
Çünkü Yahudi haklı, münafık haksızmış.
Halbuki Hz. Peygamber’in ancak hak ve adaletle hükmettiği Ka'b b. Eşref'in rüşvete düşkün bulunduğu her iki tarafça bilindiğinden;
Yahudi, Peygamber’e başvurmayı, münafık da Ka'b'a başvurmayı istiyormuş.
Nihâyet Yahudi ısrar etmiş, Resulullah'a başvurmuşlar.
Yahudi’nin lehine, münafıkın aleyhine hüküm çıkınca münafık razı olmamış;
"Haydi Ömer'e gidelim aramızda o hakem olsun." diye teklif etmiş.
Hz. Ömer'in yanına varmışlar.
Yahudi, "Resulullah benim lehime hükmetti, bu onun hükmüne razı olmadı." diye anlatmış.
Bunun üzerine Hz. Ömer münafığa "Öyle mi?" diye sormuş. O da "Evet" demiş. Bunun üzerine,
"Yerinizde durunuz, azıcık dışarı çıkayım, gelir hükmümü veririm." diyerek çıkmış, varıp kılıcını kuşanmış gelmiş ve derhal münafığın boynunu vurmuş;
işini bitirmiş, sonra, "Madem ki beni hakem yaptınız, işte Allah'ın hükmüne ve Resulü’nün hükmüne razı olmayan hakkında benim hükmüm budur!" demiş.
Yahudi (korkudan) kaçmış.
Bundan dolayı münafığın akrabaları Hz. Peygamber’e şikâyet etmişler.
Hz. Peygamber Ömer'i getirtmiş, olayı sormuş, o da, "Hükmünü reddetti ey Allah'ın peygamberi!" diye cevap vermiş.
O zaman hemen Cebrail a.s. gelip,
"Ömer, 'faruk'tur (ayırıcı) , hak ile batılı birbirinden ayırdı." demiş.
Hz. Peygamber s.a.v. de Hz. Ömer'e "sen faruksun" buyurmuştur.

Hak Dini Kuran Dili, 2. Cilt, 1383. Sayfa


Sahâbe-i Kirâm

MollaCami.Com