Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
Sünnet-i Seniyeye uymak
Mevla’mız Ayeti Kerimede meâlen Andolsun ki, Rasülüllah sizin için Allaha ve ah,ret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çok zikredenler için güzel bir numunedir.(Ahzap süresi)
Ayeti Celilede olduğu gibi, efendimiz'in sünnetine göre yaşamanın ,Allahın rızasını kazandıracağını beyan etmektedir. Onun sevgisini ve rızasını kazanmak bizim için en büyük nimettir.İmamı Rabbanıi Hz .leri kazandığım her şeyi sünnete tabi olmaktan kazandım diye ifade etmiştir. Bu öyle bir yol ki her hususta Allahın resulüne uyulmalı adeta Allahın resulünün izi takip edilmelidir.İmamı Rabbani Hz.lerinin buyurduğuna göre Rasülüllah’ın sünneti olduğu için öyle vaktinde azıcık uyumak (yani gaylule) sünnetin dışında kendi kendine yapılan nafile ibadetten daha hayırlıdır.Rasülüllahın sünnetine sarılanlar maddeten ve manen ilerlemişlerdir. Bu hususta birkaç örnek vermeye çalışalım.
Sultan Ahmet camii gibi eşsiz bir eseri bizlere, Müslüman Türk milletine kazandıran 14 yaşında tahta geçip 14 sene hükümdarlık yapan Osmanlı devletinin [color=blue]14 ncü padişahı olan sultan 1nci Ahmet han Hz leri sevgili peygamberimizin sünnetine tam bağlı idi. Bu bağlılık ve muhabbetinden dolayı Topkapı sarayında bulunan Efendimizin ayak izinin resmini çıkartmış ve onu başındaki tacının içine taşımış ve o ayak izine şu şiiri yazmıştır.
N’ola tacım gibi başımda taşısam daim
Kademi resmini ol Hazreti şah-ı rasulün
Gül’ü gülzar-ı nübüvvet o kadem sahibidir
Ahmedâ durma yüzünü sür kademine ol gülün.
Efendimizin ayağının izini başına taç eden ,hayatının her safhasında onun izini ,onun yolunu takip eden bu mübarek zat sevgili peygamberimize bağlılığı sayesinde genç yaşta velilik rutbesiyle şereflenmiş aynı zaman da Osmanlı duraklama devresinde olmasına rağmen çok başarılı bir dönem geçirmiş,çok hayırlı hizmetlere sebep olmuştur.
Yine Osmanlı devletinde 8 sene gibi kısa bir zamanda en çok toprak kazandıran Yavuz sultan selim mısır seferinde Sina çölünü geçerken bütün ordu atları üzerinde yazın kavurucu sıcağında ilerlerken bir ara padişah atından inip yürümeye başladı. O inince ona hürmeten diğer komutanlar sonrada bütün askerler atlarından indiler. Bir müddet sonra vezirler sultana müracaat ederek şöyle dediler.
Efendim siz attan indiğiniz için bütün ordu yaya yürüyor binsinizde askerler boşu boşuna yorulmasalar. Sultan onlara şu cevabı verdi.
Şu anda önümde sevgili peygamberimiz s.a.v onun arkasında hulefai Raşidin efendilerimiz yaya yürüyerek bize yol gösteriyorlar.onlar yaya olarak yürürken ben nasıl ata binebilirim.
Ve o güne kadar geçilmemiş sina çölünü bu manevi rehber sayesinde 13 günde geçerek bu seferden de muvaffakiyetle dönmüşlerdir.
Böyle bir mevzuda iki tarihi misalle anlatılmak istenen şudur.
Dünyevi rutbelerin zirvesinde olan böyle mübarek zatlar,bu işi gurur ve kibir meselesi yapmayıp Sevgili peygamberimize tabi olmayı her şeyin üstünde tutmuşlar,buna karşılık maddi ve manevi her sahada muvaffak olmuşlardır.Hal böyle olunca hayatın her sahasında her mevzuda bütün faaliyetlerimizde Sünnet üzere yaşamak sünnete tabi olmak en büyük hedef olmalıdır.Yaşadığımız devrin şartları bu işe hiçte elverişli olmayabilir.ama ecir ve ve sevabı ne kadar büyük olduğunu bilmeliyiz.
Cenab-ı hak son nefesimize kadar son nefeste dahil olmak üzere feyzinde nurunda yolunda gitmeyi daim kılsın…(Amin)
mollacami.net//ücharfbeşnokta [/color]