Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Hâkım Değıl, Hâdım... ]

HÂKİM DEĞİL, HÂDİM...

Yavuz Sultan Selim Han, 15 Şubat 1517de parlak bir merâsimle Memlûkluların sarayına girdi. Devrin vakanüvîsi (resmî tarihci), halkın Yavuzu Kâhirede karşılayışını şu şekilde anlatır:

Halk, Yavuzun ihtişâmını seyretmek için sokakları ve pencereleri doldurmuş idi. Yavuzu çok değişik zannediyorlar, giyiminin ve kavuğunun etrafındakilerden farklı olacağını düşünüyorlardı. Yavuz ise, önde değil, cengâverlerinin ortasında idi. Elbiseleri ve kavuğu, yanındakilerden faklı değildi. Ve önüne bakarak mütevâzi bir şekilde yürüyordu.
20 Şubat Cuma günü, Melik Müeyyed Câmiinde okunan hutbede hatibin kendisinden:

Hâkimül-Harameyniş-Şerîfeyn... diye bahsetmesi üzerine yaşlı gözlerle itiraz etti. Hatîbin ifâdesini:

Hâdimül-Harameyniş-Şerîfeyn...olarak düzeltmesini istedi. Bunun üzerine halıyı kaldırıp toprağa secde ile Rabbine şükretti. İki mübârek harem olan Mekke-Medine ile diğer beldelerin hizmetkârlığını ifâde etmek için de, sarığının üzerine süpürge biçiminde bir sorguç taktı.

...

OSMANLI RUHU BU OLSA GEREK

osmanlıyı osmanlı yapan başındaki imamdır
o imam ki duvarlarda asılı olan kurandır
ne zaman aldı isek o kuranı elimize
sahip olduk dünyanın dört bir yerine

zaman geldi bıraktık o yüce kitabı
başımıza bela ettik kanı bozuk insanları
ya rabbi sen bizden alma kuranı
bize ihsan eyle tekrar ecdaadı

unutmak mümkün değil bu hadiseyi
teşekkürler kardeşim eline sağlık
ecdadımıza layık olmak duasıyla...

evet ecdadımızı unutmak bir nevi onlara ihanettir..

Allah razı olsun

RAHMAN sizdende razı olsun..

Allah razi ve memnun olsun

teşekkür ederim RAHMAN sizdende razı olsun..


Osmanlı Tarihi

MollaCami.Com