Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
Sultan Abdülmecid Hanâın Cenaze Merasimi
Sultan İkinci Abdülhamid Hanâın babası olan Sultan Abdülmecid Han, 26 Haziran 1861 tarihinde 39 yaşında vefat etmişti. Ahmed Cevdet Paşa, Abdülmecid Hanâın cenaze merasimi hakkında şu bilgileri vermektedir:
âHâkan-ı merhumun cenazesi saray avlusuna çıkarıldı. Musalla taşı üzerine konuldu. Hazır olanlar derin bir hüzün ve elem ile doldu. âEr kişi niyetineâ sözü her cenazede örf ve âdet olup herkesin alışık olduğu söz ise de yirmi iki sene saltanat ve hilâfette bulunmuş bir büyük zât hakkında dahi diğer insanlardan hiç farkı olmaksızın imâm efendi âer kişi niyetineâ deyince bu söz orada bulunanlara tarif olunmaz derecede tesir etti. Namazdan sonra İmam efendi âEy cemâat, bu zâtı nasıl bilirsinizâ dediğinde herkes can u gönülden âÇok iyi biliriz, Allâhü Teâlâ rahmetine gark eyleye, kabrini münevver eyleyeâ diye ağlayarak duâ ederken çıkan seslerden ve işitilen sözlerden halkın mağfur ve merhum hâkana ne mertebe teveccüh ve muhabbeti olduğu anlaşılıyordu. Tezkiyeden sonra imam efendi helâllik istemek üzere âEy cemâat, bu zâtın sizden bir ricası var. Haklarınızı helâl ettiniz mi?" deyince hazır bulunanlar daha fazla müteessir olarak âHelâl olsun! Allah mekânını cennet eylesin!â diye hazin hazin sesler ile haklarını helâl ettiler.
Bir gün evvel halk onun yarım bakışını iftihar sermâyesi bilirken bugün onların tezkiyesine ve onlardan helâllik dilemeğe muhtâc olması hazır olanlara pek büyük ibret alacak ve gafletten uyandıracak hallerdendi.
Bundan sonra mağfûr hâkânın cenâzesi alay ile Osmanlı sultanları içinde birinci halîfe olan Yavuz Sultan Selim Han Hazretleriânin türbesi yanında hazırlanmış olan türbeye nakil ve defnolundu. Ecdâd-ı izâmı içinde en fazla Yavuz Sultan Selimâi severdi ve ona pek ziyâde hürmet ederdi. Bundan dolayı türbesini onun türbesinin yanına binâ ettirmişti. Fakat padişah, ilk yapıldığında bu türbenin Yavuz Sultan Selimâin türbesinden daha yüksek olarak bina edilmiş olduğunu görünce âYavuz Sultan Selim gibi şanlı bir pâdişâhın türbesi yanında onun kubbesinden yüksek kubbe yaptırmak edebe muhâliftir, aykırıdır.â diyerek kendi türbesini yıktırıp daha alçak olmak üzere tekrar bina ettirmişti.â