Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Faydalı Şeyler, Zararlı Şeyler...

Yaptıklarımızın çoğu şu iki sınıftan birine girer: Faydalı olanlar ve zararlı olanlar. Bunlar da kendi aralarında çok faydalı, orta faydalı, az faydalı; az zararlı, orta zararlı, çok zararlı şubelerine ayrılır.

Şunlar insana fayda veren inanç ve bilgilerin, işlerin kaynağıdır: Kur'an, Sünnet, Şeriat, fıkıh, tasavvuf... Bunlara ters düşen her şey zararlıdır, hederdir.

Zararsız gibi görünen nice boş işler vardır ki, dolaylı olarak büyük zarara sebebiyet verir.

Ömür, yaşanan zaman demektir. İnsan hayatı doğum tarihi ile ölüm tarihi arasında geçen zamandır. Boş işlerle uğraşmak insana, Müslümana büyük zarar verir.

Günde iki üç saat futbol dedikodularıyla meşgul oluyor. Bu kişi büyük zarardadır.

Yahut boş politika gevezelikleri ve zevzeklikleri yapıyor. Zarardadır.

Sahte dindarların hizip, fırka, cemaat, tarikat, grup, parça militanlıkları, holiganlıkları, fanatizmleri hep zarardır.

Şu zırzopa bakınız: Kendi şeyhi çok büyükmüş, çok yüksekmiş de öteki şeyhler fasa fisoymuş... Ne korkunç bir zarar içinde olduğunu bilmiyor.

Din, iman, Şeriat elden gitmiş, bizim yüzeysel Müslüman gel keyfim gel yaşıyor, yan gelip yatıyor. Zarardadır.

Turistik umre seyahatinden döndü, "Ben umredeyken... Zam Zam Tower'in 24'üncü katındaki kral süitinden aşağıdaki Kabe'ye bakıyor ve Zam Zam içiyordum..." edebiyatı yapan şu sefil ne kadar büyük bir zarar içindedir.

Adam veya kadın dindar geçiniyor, engin bir magazin (!) kültürüne sahip. Bildikleri: Yüzlerce politikacıyı tanıyor... Yüzlerce şarkıcı, türkücü, manken, futbolcu... Yüzlerce dinsizi tanıyor... Yüzlerce İslam düşmanı gazeteciyi, yazarı... Sanki ayaklı Boş Şeyler Ansiklopedisi musibet... Lakin "Allahın on dört sıfatını sayınız" denilince apışıp kalıyor.

Müslümanın çeşitli tanımları (târifleri) vardır. Bunlardan biri şudur: "Müslüman, yararına olan şeylerle, zararına olan şeyleri bilen ve ayırt eden kimsedir."

Resulullah (Salat ve selam olsun ona) "İki günü birbirine eşit olan kimse zarardadır" buyurmuşlardır.

Müslüman, her gün, bir önceki günden daha bilgili, daha kültürlü, daha fazla sevap işlemiş, zaman ve mekandan münezzeh olan Allaha mânen daha fazla yaklaşmış, aklı, bilgeliği, olgunluğu ve firaseti artmış, daha fazla tevbe ve istiğfar etmiş, hüsn-i hâtime ile ölmek için sebep ve vesilelere daha fazla yapışmış kimsedir.

Müslümanlar yukarıda mealini yazdığım hadîs-i şerifin ışığında terbiye edilmelidir.

"Benim şeyhim ve cemaatim çok büyük ve çok yüksektir, ötekilerin kıymeti yoktur" diyen sözde mürid ve müntesip uyarılmalı, azarlanmalı, ıslah olmazsa cemaatten veya tarikattan tard edilmelidir.

Kuş kadar aklı olan bir derviş veya muhib şöyle konuşur: "Benim şeyhim, benim cemaatim çok iyidir, çok muhteremdir. Öteki şeyhler, büyükler ve cemaatler de muhteremdir. Hepsine hürmet ederim..."

Âhir zaman fırtınaları içinde yaşıyoruz. Dinsizlik, ahlaksızlık, isyan, fısk, fücur lağımları patlamış, bin türlü pislik içindeyiz. Zerre kadar vicdanı ve iz'anı olan bir Müslümarn bu hale mutlaka üzülür ve ağlar. İşler düzelmezse üzüntüsü ve ağlaması her gün artar.

Din gitmiş, Sünnet uygulanmaz olmuş, Şeriat yürürlükten kalkmış, ahlaksızlık ve iffetsizlik diz boyu ve sözde dindar Müslüman, ağzı kulağında durum çok iyidir diyor. Deli!..

Şu Müslüman memlekette ve halkta yeterli akıl, vicdan, adalet, insaf olsaydı her gün beş milyon ekmek çöpe atılır mıydı?

Ya Rabbi, hepimize akıl, fikir, vicdan, firaset, iz'an ver de faydalı ve zararlı olan şeyleri iyice bilelim, birincileri yapalım, ikincilerden kaçalım.


Mehmet Şevket Eygi
araştırmacı yazar


Mehmet Şevket Eygi

MollaCami.Com