Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Tevbe sütunu

TEVBE SÜTUNU

Bu, büyük sahabi Ebu Lübabe el-Ensari'nin kendini bağlayarak bir nevi tutsak ettiği sütundur. Ebu Lübabe buradayken şöyle adamıştır: "Allaha yemin olsun ki Allah tevbemi kabul edinceye ve Hz. Peygamber (s.a.v.) beni çözerek serbest bırakıncaya kadar kendimi çözmeyeceğim!"

Ebu Lübabe Olayı:

Peygamberimiz (s.a.v.) antlaşmalarını bozarak ihanet eden ve düşman ordusuyla birleşen Beni Kurayza Yahudilerini muhasara etmişti. Bu muhasara uzun sürüp kalplerine korku düşünce Yahudiler Peygamberimiz'den (s.a.v.) kendilerine görüşmeleri için elçi olarak Ebu Lübabe'yi göndermesini istediler. Zira Ebu Lübabe'nin İslamdan önce Yahudilerle antlaşması vardı.

Ebu Lübabe Yahudilerin yanına geldiğinde Yahudiler çocuklarını ona doğru gönderdiler. Çocuklar hep birlikte ona yalvarıyor, kadınlar ise merhamet dilenerek bağırışıyorlardı. Geldiğinde Ebu Lübabe'ye sordular: "Ne dersin Muhammed'in vereceği hükme razı olalım mı?" Ebu Lübabe ise: "Eğer buna razı olursanız..." diyerek eli ile boğazını kesme hareketi yaptı ve bununla "Muhammed sizi keser" demek istedi. Ebu Lübabe bunu şöyle anlatıyor: "Allaha yemin ederim ki daha geriye bir adım bile atmadan Allaha ve Resulüne ihanet ettiğimi anladım." Bunun üzerine Ebu Lübabe artık Hz. Peygamber'in (s.a.v.) yanına gitmedi ve doğrudan Mescitteki bu direğin yanına giderek kendini bağladı. Peygamberimiz (s.a.v.) bunu işittiğinde şöyle dedi: "Eğer önce bana gelip af dileseydi afvederdim. Fakat o kendince böyle yaptığı için Allah onun tevbesini kabul edinceye kadar onu ben serbest bırakamam."
Beni Kureyza Yahudilerinin kuşatması bittiğinde Peygamberimiz Medine'ye döndü. Ebu Lübabe hâlâ daha bağlı olduğu sütunda duruyordu. Kızı yanına gelip onu namaz ve ihtiyaçları için çözüyor ve tekrar bağlıyordu.
Peygamberimiz (s.a.v.) Ümmü Seleme'nin evindeyken Allah Teala ona Ebu Lübabe'nin tevbesini kabul ettiğini bildirdi. Ümmü Seleme bununla ilgili olarak şöyle der : "Peygamberimiz (s.a.v.)'i bir seher vaki gülerken gördüm. Ona :"Ey Allah Resulü! Allah yüzünü her zaman güldürsün! Gülmenin sebebi nedir?" diye sordum. Allah Resulü (s.a.v.): "Ebu Lübabe'nin tevbesi kabul edildi" dedi. Ümmü Seleme ise: "Ona müjdeleyeyim mi, Ey Allahın Resulü" diye sordu. Hz. Peygamber (s.a.v.) de " İstiyorsan tabi ki" cevabını verdi. Bunun üzerine Ümmü Seleme odasının kapısına çıktı ve -hicap emri henüz gelmemişti- "Müjde! Ey Ebu Lübabe, Allah seni afvetti" diye seslendi.
Ebu Lübabe'nin Allah tarafından bağışlandığı haberi duyulunca halk onu bu durumundan kurtarmak için hemen Ebu Lübabe'nin yanına geldi. Ebu Lübabe ise: "Hayır! Beni Peygamberimiz (s.a.v.) gelip kendi elleriyle serbest bırakıncaya kadar kendimi buradan çözmem" dedi.
Sabah namazından sonra Peygamberimiz (s.a.v.) Ebu Lübabe'nin yanına gelerek onu serbest bıraktı. Bu olaydan sonra Ebu Lübabe'nin kendini bağladığı sütun "Tevbe Sütunu" olarak bilinir oldu.


Medine

MollaCami.Com