Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


"Tütün içen nefsâni ve şeytanidir!"

KHALID isimli katilimci,tutun icmek sah-i naksibend hazretleri zamaninda yoktu ki,nerden uyduruyorsunuz,once tutunun tarihini ogren.sadece ruhul beyanda degil i.hakki bursevi hazretlerinin buyurdugu gibi diger tefsirlerdede haram denmistir.BAZILARI UTANMASA SUNNET DIYECEKLER NERDEYSE.KHALID SENI TENZIH EDERIM


KHALID isimli katilimci,tutun icmek sah-i naksibend hazretleri zamaninda yoktu ki,nerden uyduruyorsunuz,once tutunun tarihini ogren.sadece ruhul beyanda degil i.hakki bursevi hazretlerinin buyurdugu gibi diger tefsirlerdede haram denmistir.BAZILARI UTANMASA SUNNET DIYECEKLER NERDEYSE.KHALID SENI TENZIH EDERIM

Bir söz bir defa söylenir...Ehil doğru kaynaktan öğrenmeden bu mekanda söz söylemem...Sözümün sonuna kadar arkasındayım ve ruhumla yemin ederim ki Şahı Nakşibend de içmiştir...Her bilinen...Yazılanlardan kitaplardanmı öğrenilmiştir...!
İyice araştırın ona göre emin olun tekrar tekrar araştırın...Emin olun zan etmeyin...
Ayrıca tütünün günümüzdeki tabiblerin tesbitlerine itiraz etmedik...Doğrudur dedik...
Ama müceddit müctehid büyük alimler bu tütünü kullanmışlar tarih boyunca...Ayrıca Şafii fıkıhında mübahdır ''Günümüz meselelerine fetvalar-Halil Gönenç hocaefendi'' bakınız...Kapanmış bir konuyu deşmeye luzüm yok...yeterince yazıldı çizildi...
Her okuyanın kafasında sigaraya karşı zaten menfii bir fikir var zaten ama olmayan şeri hükümleri kıyas yoluyla vermek...Maazallah...Bu konuya başkaca cevap vermicem ismim zikredildiği için yazdım...

Sevgili khalid;

Yazdıkların-söylediklerin cevaba liyakati olmayan şeyler. Dolayısiyle genel anlamda ele almayacağım, değmez de...

Ancak, bir cümleni hatırlatıp gerekli ikazı yapmak durumundayım. Soruyorum sana: "...olmayan şer'i hükümleri kıyas yoluyla vermek" ne demek? edille-i şer'iyye-i asliyyenin 4.'sü "kıyas" değil de nedir senin zu'munca?

Belli ki ya sigarasızlık, ya da fazlaca tüttürmekten kaynaklanan bir zihin bulanıklığı yaşıyorsun. Ne diyelim... Rabbim acil şifalar versin.

Unutma; "Mızrak çuvala sığmaz!" "Zırva te'vil götürmez!" demiş atalarımız. Bu hususta müstakil kitap te'lif edecek bilgi ve birikime sahip olduğumuzu bilmeni rica ediyorum. Bilgi dağarcığımız, bir kardeşimizin yukarıya kopyaladığı o kısa ve öz nakillerden ibaret değildir.

Zorlama te'villere gerek yok. Topyekün dünyanın, zararında ittifak ettiği bir zıkkımı savunmanın da akıllıca bir iş olmadığını hatırlatırım.

Şah-ı Nakşibend Hazretleri gibi bir zata da dil uzatmaktan, iftira etmekten vaz geç! Akıbet pek hayr olmaz!

Sana tavsiyem;

"Bu konuya başkaca cevap vermicem" sözüne sadık kal ve bir daha böyle şeylere dalma, boğulursun!

es-Selamü alâ meni't-tebea'l-hüda...

kusura bakmayın kardeşlerim, aklıma bu konuyla alakalı bir hikaye geldi. anlatmak istiyorum sizlere: adamın biri bir gün arabasıyla uzun bir yolculuğa çıkmış. çıkmış ama az ileride aracının yakıtı tükenmek üzere olduğunun farkına varınca en yakın benzin istasyonuna girmiş. pompacıya:
-'fulle arkadaşım' demiş. aylardan ağustos ayıymış. aracından hava almak için, benzinliğin az ilerisine, kenara doğru yürümüş. etrafına bakarken birde ne görsün. benzinliğin yanındaki, tarlanın kenarında bir eşek. tarlanın kenarındaki kuru otları yiyiyor. merak etmiş adam; -'ya bu eşek tarlanın ortasında, bunca yaş ve taze otlar varken neden kenardaki kuru otları yiyiyor'. demiş içinden. ve aracına doğru yürümüş. aklına gelmiş, pompacıya sormuş: -'arkadaşım bu eşek, tarlada yaş ve taze otları yemeyip neden kenardaki kuru otları yiyiyor? merak ettim bilirmisin'. demiş. pompacı: -'efendim o eşek akıllı, tarkadaki yemediği yaş otlar tütün. yediği kuru otlar ise çayır otu. demiş. küçük bir kıssa anlayana...

Erkancığım; hikayen güzel olmasına güzel de, biliyorsunuz tütün alışkanlıktiryakilik yapan bir bitkidir. Binaenalayh insanın tiryakisi olduğu bu keyif verici zararlıya pekala eşek de alışabilir. Nitekim ben hatırlıyorum; ilk anlarda pek iltifat etmese de sonraları alışıp yiyebiliyor.

Hasılı, bu benzeri hikayeler asıl itibariyle ilmi meselelerde mesnet teşkil etmezler. Sadece hoş bir anlatım ve espri olarak kalırlar.

Keza hayvanlarda "akıl" yoktur, akıl olsa zaten "iman"la mükellef olurlar. Onlar hisleriyle hareket ederler.

Selam ve dualarımla...

halis ece kardeşim bu hikaye soyut bir hikaye. ama eşek acıkınca önüne, bir tarafa et bir tarafa ot koysanız her halde et yemez demi kardeşim. hayvanlarda akıl var fikir yoktur biliriz biz yanılmıyorumdur iyişallah. burada anlatılmak istenen çok basit. sigara içenlere göre anlatılmış bir konu. espirili ve iğneleyici anlayana.

Teşekkürler erkan kardeşim... Sağolasın. Böylece merkebin de "etçil" değil "otçul" bir hayvan olduğunu tekrar hatırlamış olduk. Ellerine sağlık.

Espritüel bir yapıya sahip olduğun belli. Rabbim bu hasletini devam ettirsin. Bu denli ciddi olaylar içerisinde tabii ki espriye, esprili insanlara ihtiyaç muhakkak. Eyvallah...

Selam ve dualarımla...

Hoşça kal, sağlıcakla kal.

Fi emanillah...

eyvallah kardeşim. tam isabet ettin. çok doğru söylüyon. hikayedeki espiri aslında iğneleyici ve çok anlamlı. böyle konu açılınca aklıma bu hikaye geldi.
siz ve bütün müslümanlardan allah razı olsun. allahu teala hidayeti kamile eylesin.amin!

Mümkün oldugunca yazilanlari okumaya calistim.
Aydinlatici paylasimlarinizdan ötürü hepinize tesekkür ederim.

Günümüzde hala az sayida ilim sahibi hocalarin Mekruhtur demesine ragmen,
Acizane, Sigaraya yani Tütün icmeye Haram fetvasi veren alimlerimize itibar eden birisiyim.
Aslinda, günümüz teknolojisiyle sagliga ve cevreye verdigi zararlari göz önünde tutarsak, bu noktayi tartismak bile gereksiz diye düsünüyorum.

Sigarayla alakali benim deginmek istedigim veya sormak istedigim bir noktada sudur. Hakikaten bir hayli zihnimi kurcaladigi icin ve belki konu hakkinda aydinlatici bir bilgi edinebilirim diye sizlerle paylasiyorum.
Sultan 2. Abdulhamid'in kizi Ayse Osmanoglu hanimefendinin " Babam Sultan Abdülhamid ( Hatiralarim )" adli kitabinin 3. baski, 32'ci sayfasinda, "babamin Kahve icme tarzi" baslikli bölümünde, "Kahveyi sigarayla birlikte ve agir yudumlarla icerdi " diye yazilidir.
Simdi...bu cümleden yola cikacak olursak Ulu Hakan sigara icerdi diyebilirmiyiz ( ki görünürde öyle)?
Acaba sultan 2. Abdulhamid Han'da sigarayi mekruh olarak gördügündenmi iciyordu?
Hani olurya ...o zamanlar henüz zararlari cok net bilinmediginden mekruh diyenler agirliktaydi belkide.
Zaman gectikce zararlari daha belirgin oldukca Haram diyenler dahada cogalmis olabilirmi?
Yoksa bunun aksine Haram oldugunu bildigi halde sigarayi ictigine ihtimal vermek istemiyorum acikcasi.

Konu hakkinda bilgilendirici paylasimlarinizi takip edecegim ins.




Fıkıh - İlmihal

MollaCami.Com