Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


MOSTAR

MOSTAR
Geçtiğimiz yüzyılın en kanlı savaşlarından birinin yaşandığı Yugoslavya, Osmanlı kültürel mirasının bir bir yok oluşuna, binlerce Müslüman'ın dökülen kanlarına görgü tanıklığı etmiş bir ülke. Çoğumuzun hatırladığı bu savaşın unutulmaz görüntülerinden birisi de tarihi Mostar köprüsü ve 1993 yılında Hırvat milislerin topçu ateşiyle yıkılan TV görüntüsü.
MOSTAR'IN DOĞUŞU
Kanuni Sultan Süleyman baş mimarı Sinan' ı huzuruna çağırarak şöyle söylediği anlatılmaktadır: "Ey koca mimar! Batı' da gittiğimiz en uç ilimiz Mostar' da öyle bir köprü yaptırasın ki, bu güne kadar eşi benzeri görülmeye; bakan gözü gönlü fethede; Türk' ün adını hatırlata, yaşata!"
Bu fermanın üzerine Mimar Sinan 'ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından tasarlanan köprü, 9 yılda inşa edilmiş ve 1566 'da tamamlanmıştır.
4 metre genişliğinde, 30 metre uzunluğunda ve Neretva nehrinden 24 metre yükseklikteki köprü, dönemi için gelişmiş bir teknoloji ile inşa edilmiş olup günümüzde UNESCO tarafından dünya kültür mirasının bir parçası olarak kabul edilmiştir. Köprü, çevresindeki kente de adını vererek Mostar, Hersek bölgesinin ana kenti olmuş diyebiliriz.
Rivayete göre Osmanlı Sultanı'nın Mimar Hayreddin 'e “tahta destekler kaldırıldığında köprü yıkılırsa onu idam edeceğini söylediği” ve mimarın o gün kendi mezarını kazmaya başladığı anlatılır. Köprü sağlamlığını kanıtlarcasına '429 yıl ' ayakta kalmayı başarmıştır.
Kentin erkeklerinin, nişanlılarına cesaretlerini kanıtlamak için düğün öncesinde köprüden Neretva nehrine atlamaları da köprünün ününe sanki ün katmıştır
Mostar Köprüsünün iki ayağından birine Tara diğerine Helebiye adı verilir. Evliya Çelebi'nin de Tara adlı ayağının kulesinde (bu günkü devlet konukevi) üç ay kalarak seyahatnamesini yazdığı ve seyahatnamesinde nehrin bir yakasından diğerine uzanan, gökkuşağına benzettiği Mostar'ın gezdiği 16 imparatorluk içerisinde benzersiz bir yapı olduğunu belirtmiştir.











KÖPRÜ'NÜN YIKLIŞI
Köprüye ilk saldırı 1992'de Bosnalı Sırplar tarafından düzenlendi.Kasım 1993'te Hırvat tankları köprüye daha büyük bir zarar veren saldırılarına başladı. Kasım ayının sonunda ise köprü tamamen yıkıldı ve 456 kalıp taş Neretva'nın sularına gömüldü. Halkın ihtiyacını karşılamak için tarihi taş köprünün yerine nehrin iki yakasını birleştiren derme çatma ahşap bir köprü yapıldı

RESTORASYON
Köprünün yeniden inşaatı için çalışmalar 1997 'de, UNESCO , Dünya Bankası , Avrupa Bankası ve başta Türkiye olmak üzere İtalya, Hollanda, Hırvatistan gibi ülkelerin bağışlarıyla eski haline uygun olarak yeniden başlamış olup, inşasını bir Türk firması gerçekleştirmiştir.
Önce köprünün temelleri sağlamlaştırılarak işe başlanmış, ardından nehre dökülen beyaz kireç taşları dalgıçlar tarafından kurtarılabildiği kadar kurtarılmıştır. Köprü yenilemesinde bu çıkartılan taşlardan örnek alınarak ve civardaki taş ocaklarından yenileri getirtilerek köprü yeniden inşa edilmiştir.
Kemerin sırtındaki kavisin estetiksel görünümünü sağlamak görüldüğü kadar basit olmamıştır. Taşlara yapboz parçaları gibi girinti ve çıkıntı şekilleri verilmiş olup, taşların birbirlerine sağlam kenetlenmeleri için dayanıklılığı kurşunla arttırılmış olan metal alışımdan faydalanılmı
KİLİT TAŞI
Osmanlı Mimarisinde ki önemli yerini her zaman koruyan kilit taşı için Osmanlı tekniklerinin aynısı kullanıldı. 30 metre uzunluğundaki, 20 metre yüksekliğindeki köprünün kemerindeki çalışma Haziran 2002'de başlamış olup 111 sıra taştan yapılan köprünün tamamlanma işareti olan 56. sıradaki kilit taşı, 26 Ağustos 2003'te yerine konulmuştu.





YENİ KÖPRÜ VE YENİ YAŞAM
Farklı iklim koşullarında farklı güzelliğe bürünen Mostar çoğumuzun hatırlayacağı gibi 2004 yılında gençlerin nehre atlayış gösterileri ve görkemli bir törenle açıldı. Bugün çok uluslu bir yönetim tarafından yönetilmekte olan bölgede Hırvatlar nehrin batısında, Müslümanlar doğusunda yaşamlarını sürdürmektedirler. Sırplar ise kente geri dönmediler .








Geçtiğimiz yüzyılın en kanlı savaşlarından birinin yaşandığı Yugoslavya, Osmanlı kültürel mirasının bir bir yok oluşuna, binlerce Müslüman'ın dökülen kanlarına görgü tanıklığı etmiş bir ülke. Çoğumuzun hatırladığı bu savaşın unutulmaz görüntülerinden birisi de tarihi Mostar köprüsü ve 1993 yılında Hırvat milislerin topçu ateşiyle yıkılan TV görüntüsü.
MOSTAR'IN DOĞUŞU
Kanuni Sultan Süleyman baş mimarı Sinan' ı huzuruna çağırarak şöyle söylediği anlatılmaktadır: "Ey koca mimar! Batı' da gittiğimiz en uç ilimiz Mostar' da öyle bir köprü yaptırasın ki, bu güne kadar eşi benzeri görülmeye; bakan gözü gönlü fethede; Türk' ün adını hatırlata, yaşata!"
Bu fermanın üzerine Mimar Sinan 'ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından tasarlanan köprü, 9 yılda inşa edilmiş ve 1566 'da tamamlanmıştır.
4 metre genişliğinde, 30 metre uzunluğunda ve Neretva nehrinden 24 metre yükseklikteki köprü, dönemi için gelişmiş bir teknoloji ile inşa edilmiş olup günümüzde UNESCO tarafından dünya kültür mirasının bir parçası olarak kabul edilmiştir. Köprü, çevresindeki kente de adını vererek Mostar, Hersek bölgesinin ana kenti olmuş diyebiliriz.
Rivayete göre Osmanlı Sultanı'nın Mimar Hayreddin 'e “tahta destekler kaldırıldığında köprü yıkılırsa onu idam edeceğini söylediği” ve mimarın o gün kendi mezarını kazmaya başladığı anlatılır. Köprü sağlamlığını kanıtlarcasına '429 yıl ' ayakta kalmayı başarmıştır.
Kentin erkeklerinin, nişanlılarına cesaretlerini kanıtlamak için düğün öncesinde köprüden Neretva nehrine atlamaları da köprünün ününe sanki ün katmıştır
Mostar Köprüsünün iki ayağından birine Tara diğerine Helebiye adı verilir. Evliya Çelebi'nin de Tara adlı ayağının kulesinde (bu günkü devlet konukevi) üç ay kalarak seyahatnamesini yazdığı ve seyahatnamesinde nehrin bir yakasından diğerine uzanan, gökkuşağına benzettiği Mostar'ın gezdiği 16 imparatorluk içerisinde benzersiz bir yapı olduğunu belirtmiştir.











KÖPRÜ'NÜN YIKLIŞI
Köprüye ilk saldırı 1992'de Bosnalı Sırplar tarafından düzenlendi.Kasım 1993'te Hırvat tankları köprüye daha büyük bir zarar veren saldırılarına başladı. Kasım ayının sonunda ise köprü tamamen yıkıldı ve 456 kalıp taş Neretva'nın sularına gömüldü. Halkın ihtiyacını karşılamak için tarihi taş köprünün yerine nehrin iki yakasını birleştiren derme çatma ahşap bir köprü yapıldı

RESTORASYON
Köprünün yeniden inşaatı için çalışmalar 1997 'de, UNESCO , Dünya Bankası , Avrupa Bankası ve başta Türkiye olmak üzere İtalya, Hollanda, Hırvatistan gibi ülkelerin bağışlarıyla eski haline uygun olarak yeniden başlamış olup, inşasını bir Türk firması gerçekleştirmiştir.
Önce köprünün temelleri sağlamlaştırılarak işe başlanmış, ardından nehre dökülen beyaz kireç taşları dalgıçlar tarafından kurtarılabildiği kadar kurtarılmıştır. Köprü yenilemesinde bu çıkartılan taşlardan örnek alınarak ve civardaki taş ocaklarından yenileri getirtilerek köprü yeniden inşa edilmiştir.
Kemerin sırtındaki kavisin estetiksel görünümünü sağlamak görüldüğü kadar basit olmamıştır. Taşlara yapboz parçaları gibi girinti ve çıkıntı şekilleri verilmiş olup, taşların birbirlerine sağlam kenetlenmeleri için dayanıklılığı kurşunla arttırılmış olan metal alışımdan faydalanılmı
KİLİT TAŞI
Osmanlı Mimarisinde ki önemli yerini her zaman koruyan kilit taşı için Osmanlı tekniklerinin aynısı kullanıldı. 30 metre uzunluğundaki, 20 metre yüksekliğindeki köprünün kemerindeki çalışma Haziran 2002'de başlamış olup 111 sıra taştan yapılan köprünün tamamlanma işareti olan 56. sıradaki kilit taşı, 26 Ağustos 2003'te yerine konulmuştu.





YENİ KÖPRÜ VE YENİ YAŞAM
Farklı iklim koşullarında farklı güzelliğe bürünen Mostar çoğumuzun hatırlayacağı gibi 2004 yılında gençlerin nehre atlayış gösterileri ve görkemli bir törenle açıldı. Bugün çok uluslu bir yönetim tarafından yönetilmekte olan bölgede Hırvatlar nehrin batısında, Müslümanlar doğusunda yaşamlarını sürdürmektedirler. Sırplar ise kente geri dönmediler .















Geçtiğimiz yüzyılın en kanlı savaşlarından birinin yaşandığı Yugoslavya, Osmanlı kültürel mirasının bir bir yok oluşuna, binlerce Müslüman'ın dökülen kanlarına görgü tanıklığı etmiş bir ülke. Çoğumuzun hatırladığı bu savaşın unutulmaz görüntülerinden birisi de tarihi Mostar köprüsü ve 1993 yılında Hırvat milislerin topçu ateşiyle yıkılan TV görüntüsü.
MOSTAR'IN DOĞUŞU
Kanuni Sultan Süleyman baş mimarı Sinan' ı huzuruna çağırarak şöyle söylediği anlatılmaktadır: "Ey koca mimar! Batı' da gittiğimiz en uç ilimiz Mostar' da öyle bir köprü yaptırasın ki, bu güne kadar eşi benzeri görülmeye; bakan gözü gönlü fethede; Türk' ün adını hatırlata, yaşata!"
Bu fermanın üzerine Mimar Sinan 'ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından tasarlanan köprü, 9 yılda inşa edilmiş ve 1566 'da tamamlanmıştır.
4 metre genişliğinde, 30 metre uzunluğunda ve Neretva nehrinden 24 metre yükseklikteki köprü, dönemi için gelişmiş bir teknoloji ile inşa edilmiş olup günümüzde UNESCO tarafından dünya kültür mirasının bir parçası olarak kabul edilmiştir. Köprü, çevresindeki kente de adını vererek Mostar, Hersek bölgesinin ana kenti olmuş diyebiliriz.
Rivayete göre Osmanlı Sultanı'nın Mimar Hayreddin 'e “tahta destekler kaldırıldığında köprü yıkılırsa onu idam edeceğini söylediği” ve mimarın o gün kendi mezarını kazmaya başladığı anlatılır. Köprü sağlamlığını kanıtlarcasına '429 yıl ' ayakta kalmayı başarmıştır.
Kentin erkeklerinin, nişanlılarına cesaretlerini kanıtlamak için düğün öncesinde köprüden Neretva nehrine atlamaları da köprünün ününe sanki ün katmıştır
Mostar Köprüsünün iki ayağından birine Tara diğerine Helebiye adı verilir. Evliya Çelebi'nin de Tara adlı ayağının kulesinde (bu günkü devlet konukevi) üç ay kalarak seyahatnamesini yazdığı ve seyahatnamesinde nehrin bir yakasından diğerine uzanan, gökkuşağına benzettiği Mostar'ın gezdiği 16 imparatorluk içerisinde benzersiz bir yapı olduğunu belirtmiştir.











KÖPRÜ'NÜN YIKLIŞI
Köprüye ilk saldırı 1992'de Bosnalı Sırplar tarafından düzenlendi.Kasım 1993'te Hırvat tankları köprüye daha büyük bir zarar veren saldırılarına başladı. Kasım ayının sonunda ise köprü tamamen yıkıldı ve 456 kalıp taş Neretva'nın sularına gömüldü. Halkın ihtiyacını karşılamak için tarihi taş köprünün yerine nehrin iki yakasını birleştiren derme çatma ahşap bir köprü yapıldı

RESTORASYON
Köprünün yeniden inşaatı için çalışmalar 1997 'de, UNESCO , Dünya Bankası , Avrupa Bankası ve başta Türkiye olmak üzere İtalya, Hollanda, Hırvatistan gibi ülkelerin bağışlarıyla eski haline uygun olarak yeniden başlamış olup, inşasını bir Türk firması gerçekleştirmiştir.
Önce köprünün temelleri sağlamlaştırılarak işe başlanmış, ardından nehre dökülen beyaz kireç taşları dalgıçlar tarafından kurtarılabildiği kadar kurtarılmıştır. Köprü yenilemesinde bu çıkartılan taşlardan örnek alınarak ve civardaki taş ocaklarından yenileri getirtilerek köprü yeniden inşa edilmiştir.
Kemerin sırtındaki kavisin estetiksel görünümünü sağlamak görüldüğü kadar basit olmamıştır. Taşlara yapboz parçaları gibi girinti ve çıkıntı şekilleri verilmiş olup, taşların birbirlerine sağlam kenetlenmeleri için dayanıklılığı kurşunla arttırılmış olan metal alışımdan faydalanılmı
KİLİT TAŞI
Osmanlı Mimarisinde ki önemli yerini her zaman koruyan kilit taşı için Osmanlı tekniklerinin aynısı kullanıldı. 30 metre uzunluğundaki, 20 metre yüksekliğindeki köprünün kemerindeki çalışma Haziran 2002'de başlamış olup 111 sıra taştan yapılan köprünün tamamlanma işareti olan 56. sıradaki kilit taşı, 26 Ağustos 2003'te yerine konulmuştu.





YENİ KÖPRÜ VE YENİ YAŞAM
Farklı iklim koşullarında farklı güzelliğe bürünen Mostar çoğumuzun hatırlayacağı gibi 2004 yılında gençlerin nehre atlayış gösterileri ve görkemli bir törenle açıldı. Bugün çok uluslu bir yönetim tarafından yönetilmekte olan bölgede Hırvatlar nehrin batısında, Müslümanlar doğusunda yaşamlarını sürdürmektedirler. Sırplar ise kente geri dönmediler .















Geçtiğimiz yüzyılın en kanlı savaşlarından birinin yaşandığı Yugoslavya, Osmanlı kültürel mirasının bir bir yok oluşuna, binlerce Müslüman'ın dökülen kanlarına görgü tanıklığı etmiş bir ülke. Çoğumuzun hatırladığı bu savaşın unutulmaz görüntülerinden birisi de tarihi Mostar köprüsü ve 1993 yılında Hırvat milislerin topçu ateşiyle yıkılan TV görüntüsü.
MOSTAR'IN DOĞUŞU
Kanuni Sultan Süleyman baş mimarı Sinan' ı huzuruna çağırarak şöyle söylediği anlatılmaktadır: "Ey koca mimar! Batı' da gittiğimiz en uç ilimiz Mostar' da öyle bir köprü yaptırasın ki, bu güne kadar eşi benzeri görülmeye; bakan gözü gönlü fethede; Türk' ün adını hatırlata, yaşata!"
Bu fermanın üzerine Mimar Sinan 'ın öğrencisi Mimar Hayreddin tarafından tasarlanan köprü, 9 yılda inşa edilmiş ve 1566 'da tamamlanmıştır.
4 metre genişliğinde, 30 metre uzunluğunda ve Neretva nehrinden 24 metre yükseklikteki köprü, dönemi için gelişmiş bir teknoloji ile inşa edilmiş olup günümüzde UNESCO tarafından dünya kültür mirasının bir parçası olarak kabul edilmiştir. Köprü, çevresindeki kente de adını vererek Mostar, Hersek bölgesinin ana kenti olmuş diyebiliriz.
Rivayete göre Osmanlı Sultanı'nın Mimar Hayreddin 'e “tahta destekler kaldırıldığında köprü yıkılırsa onu idam edeceğini söylediği” ve mimarın o gün kendi mezarını kazmaya başladığı anlatılır. Köprü sağlamlığını kanıtlarcasına '429 yıl ' ayakta kalmayı başarmıştır.
Kentin erkeklerinin, nişanlılarına cesaretlerini kanıtlamak için düğün öncesinde köprüden Neretva nehrine atlamaları da köprünün ününe sanki ün katmıştır
Mostar Köprüsünün iki ayağından birine Tara diğerine Helebiye adı verilir. Evliya Çelebi'nin de Tara adlı ayağının kulesinde (bu günkü devlet konukevi) üç ay kalarak seyahatnamesini yazdığı ve seyahatnamesinde nehrin bir yakasından diğerine uzanan, gökkuşağına benzettiği Mostar'ın gezdiği 16 imparatorluk içerisinde benzersiz bir yapı olduğunu belirtmiştir.











KÖPRÜ'NÜN YIKLIŞI
Köprüye ilk saldırı 1992'de Bosnalı Sırplar tarafından düzenlendi.Kasım 1993'te Hırvat tankları köprüye daha büyük bir zarar veren saldırılarına başladı. Kasım ayının sonunda ise köprü tamamen yıkıldı ve 456 kalıp taş Neretva'nın sularına gömüldü. Halkın ihtiyacını karşılamak için tarihi taş köprünün yerine nehrin iki yakasını birleştiren derme çatma ahşap bir köprü yapıldı

RESTORASYON
Köprünün yeniden inşaatı için çalışmalar 1997 'de, UNESCO , Dünya Bankası , Avrupa Bankası ve başta Türkiye olmak üzere İtalya, Hollanda, Hırvatistan gibi ülkelerin bağışlarıyla eski haline uygun olarak yeniden başlamış olup, inşasını bir Türk firması gerçekleştirmiştir.
Önce köprünün temelleri sağlamlaştırılarak işe başlanmış, ardından nehre dökülen beyaz kireç taşları dalgıçlar tarafından kurtarılabildiği kadar kurtarılmıştır. Köprü yenilemesinde bu çıkartılan taşlardan örnek alınarak ve civardaki taş ocaklarından yenileri getirtilerek köprü yeniden inşa edilmiştir.
Kemerin sırtındaki kavisin estetiksel görünümünü sağlamak görüldüğü kadar basit olmamıştır. Taşlara yapboz parçaları gibi girinti ve çıkıntı şekilleri verilmiş olup, taşların birbirlerine sağlam kenetlenmeleri için dayanıklılığı kurşunla arttırılmış olan metal alışımdan faydalanılmı
KİLİT TAŞI
Osmanlı Mimarisinde ki önemli yerini her zaman koruyan kilit taşı için Osmanlı tekniklerinin aynısı kullanıldı. 30 metre uzunluğundaki, 20 metre yüksekliğindeki köprünün kemerindeki çalışma Haziran 2002'de başlamış olup 111 sıra taştan yapılan köprünün tamamlanma işareti olan 56. sıradaki kilit taşı, 26 Ağustos 2003'te yerine konulmuştu.





YENİ KÖPRÜ VE YENİ YAŞAM
Farklı iklim koşullarında farklı güzelliğe bürünen Mostar çoğumuzun hatırlayacağı gibi 2004 yılında gençlerin nehre atlayış gösterileri ve görkemli bir törenle açıldı. Bugün çok uluslu bir yönetim tarafından yönetilmekte olan bölgede Hırvatlar nehrin batısında, Müslümanlar doğusunda yaşamlarını sürdürmektedirler. Sırplar ise kente geri dönmediler .[/color]


Osmanlı Tarihi

MollaCami.Com