Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


AB'nin vize kararı

[right]19.02.2009[/right]

AB'nin vize kararı

Ancak bu karar, Türkler'in yine de Avrupa'ya elini kolunu sallayarak girmesi anlamına gelmiyor.

LÜKSEMBURG'da bulunan Avrupa Adalet Divanı, Türklerle ilgili önemli bir
karara daha imza attı.
Daha önce verilen 40'a yakın kararın bir benzeri daha çıktı ve Türkler'e
"AB üyesi ülkelerin vize uygulamasının" hukuksuz olduğu bir kez daha
vurgulandı.
Avrupa Adalet Divanı'nın bu kararında yeni olan şey pek yok.
Bir hukuk mahkemesi olan bu mahkemenin TIR şoföre Mehmet Soysal'la ilgili
kararı, davanın esas görüldüğü yer olan Berlin Eyalet Mahkemesi'ne bir
"görüş bildirme"dir.
Yoksa, çantasını kapıp Almanya'ya ya da Fransa'ya gidebilmek gibi bir
durum yok.

DİVAN, KONUYU AÇIYOR

Divan, görüşünde "Türkler'e vize uygulanamayacağını" bir kez daha teyid
ediyor. Daha önceki kararlarda da (Savaş Kararı) bir çok kez değindiği
konuyu bir kez daha açıp netleştiriyor.
Türkler'i AB üyesi ülkelerin vize uygulayamaması ile ilgili konu yeni
değil . Tam 36 yıldan beri hukuksuz bir şekilde Türk vatandaşlarına vize
uygulanıyor.
Hukuksal olarak tek vize uygulama hakkı olabileceğini iddia eden tek ülke
ise İngiltere. Diğerlerinin böyle bir hakkı bile yok. Şimdi bunu açalım, o
zaman vize konusunun ne olduğunu daha iyi anlayabileceğiz.
Türkiye ile AB (eski adıyla AET) arasında imzalanan 1963 tarihli Ankara
Anlaşması'ndan sonra, bunu hayata geçirecek Katma Protokollere sıra geldi.
1970 tarihli Katma Protokol bu amaçla hazırlandı. Bu protokolun 41.
maddesi, Türk vatandaşlarının yerleşme hakkı ve hizmetlerin serbest
dolaşımına ilişkindir. Yani, serbest dolaşım hakkıyla ilgilidir.


TAA O ZAMAN VARDI

36 yıldır yürürlükte olan bu madde aynen şöyledir:
"Sözleşmeci taraflar, aralarında yerleşme hakkı ve hizmetlerin serbest
icrasına yeni kısıtlamalar koymaktan sakınırlar."
Maddeyi şöyle açıklayabiliriz:
1- Sözleşmeyi imzalayan AB üyesi ülkeler ile Türkiye, karşılıklı olarak
yerleşme hakkı ve hizmetlerin serbest icrasını sağlar.
2- Yerleşme hakkı ve hizmetlerin serbest icrasına engel konulamaz.
3- Sözleşmenin yürürlüğü girdiği tarihten itibaren yeni kısıtlama
getirilemez (Hakların kötüleştirilmesi yasağı)
4- Sözleşmeden önce yürürlüğe girmiş kısıtlamaların kaldırılması için ise
sözleşmeci taraflar birlikte çalışma yapmalıdır. (Aynı 41. maddenin 2.
fıkrasına göre)
Çok önemli bir hakkı Türkler'e kazandıran bu protokol ve dolayısıyla da
41. madde 1 Ocak 1973 tarihinde yürürlüğe girdi. İngiltere de aynı günde
Türkler'e vize uygulaması başlattı.


HAKSIZLIK VURGULANDI

Avrupa Adalet Divanı, bir kararında aynı günde vize başlatılmasının bile
kabul edilmeyeceğini bildirdi.
Adalet Divanı'ndan yeni çıkan karar, başta da vurguladığımız gibi 39
yıldır var olan bir hakkın bir kez daha tekrar edilmesinden ibarettir.
Avrupa Birliği üyesi ülkelerin Türkler'e vize uygulamasının haksızlığı bir
kez daha teyid edilmiştir.
Ancak bu karar, Türkler'in yine de Avrupa'ya elini kolunu sallayarak
girmesi anlamına gelmiyor.
Üye ülkeler, Adalet Divanı'nın bu kararlarını bırakın kendi imzaladıkları
Ortaklık Anlaşması (1963 tarihli Ankara Anlaşması) ve 1970 tarihli Katma
Protokol'deki imzasına uymamakta direniyor.
Vize yolunu böyle tek tek dava açarak kazanmak mümkün.


ANKARA İSTEMİYORKİ

Ama en doğrusu Ankara'nın devreye girip "Adalet Divanı, Türkler'le ilgili
40'tan fazla karar verdi. Türkler'i kafanıza göre AB'den sınır dışı
edemezsiniz. Vize şartı da getiremezsiniz" diyerek AB ile konuyu
konuşmasıdır.
Toptan bir serbest dolaşım hakkının şu an için kendisi de kabul etmeyen
Ankara'nın yapacağı bu konuşma, en azından belirli meslek gruplarına
vizesiz seyahatin yolunu açacaktır.

[right]Ali Gülen
Habertürk
[/right]


Güncel Haberler

MollaCami.Com