Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Edebiyat Türleri

ROMAN

Olmuş veya olması muhtemel olayların anlatıldığı uzun yazılardır. İlk örneklerini 15.y.y. da Fransız yazar Rabelais vermiştir. Ancak asıl niteliklerini Romantizm ve Realizm akımları döneminde kazanmıştır.

Roman belli bir olay etrafında gelişir ve olaylar ayrıntılarıyla anlatılır. Çoğu zaman şahıs kadrosu geniştir. Kişiler ayrıntılı olarak tanıtılır. Çevrenin tanıtımına özen gösterilir.

Temsil ettiği akıma göre romantik roman, natüralist roman, realist roman; konusuna göre aşk romanı, toplumsal roman, polisiye roman, macera romanı gibi isimler alır.

HİKAYE

Anlatımı bakımından romana benzeyen, ancak romandan daha kısa yazı türüdür.

Hikayede olaylar genellikle yüzeyseldir. Kişiler çoğu zaman hayatlarının belli bir anı içinde anlatılır. Genellikle kişilerin tek yönü üzerinde ( çalışkanlık, titizlik, korkaklık vs. ) durulur. Bu da romanda aynı dönemlerde oluşmaya başlamış ve özellikle Realizm döneminde önemli bir tür haline gelmiştir.

İki tür hikaye görülür. Bunlar klasik hikâye ve modern hikâyedir.

Mauppasant tarzı da denilen kilasik hikaye yukarıda anlattığımız özelliğe uyar.

Çehov tarzı denen modern hikayede ise belli bir kişi olmadığı gibi belli olaylar da çoğu kez yoktur. Yazarın kendiyle sohbet ediyormuş gibi bir anlatımı vardır; çoğu kez birinci kişinin ağzından anlatıldığı olur.

MASAL

Halk dilinde anlatılarak oluşan sözlü edebiyat ürünüdür. Bir yazar tarafından sonradan yazıya geçirilmiştir.

Masallarda olaylar tamamen hayal ürünüdür. Yer ve zaman belli değildir. Kahramanlar insan üstü özellikler gösterir. İyiler hep iyi, kötüler hep kötüdür. İyiler ödüllendirilir, kötüler cezalandırılır. Masallarda eğiticilik esastır. Çoğu kez evrensel konular işlenir. Dünya edebiyatında Kelile ve Dimne, Binbir Gece Masalları ünlüdür. Türk edebiyatında Keloğlan en tanınmış masal kahramanıdır. Eflatun Cem Güney masallarımız derlemiş ve bir kitap halinde yayımlamıştır.

MAKALE

Bir konuda bilgi verirken veya bir gerçeği savunurken, türlü kanıtlardan faydalanan, bunları bilimsel biçimde inceleyen gazete ve dergi yazılarına makale denir. Makaleler her konuda yazılabilir.

Makale türü, edebiyatımıza Tanzimat döneminde gazete ile birlikte Batı'dan giren bir türdür. Düşünce yazıları içinde en ağırbaşlı ve en zor olan tür makaledir. Makalenin amacı bilgi vermektir ama bu bilgi ansiklopedik bilgilerden çok farklıdır. Ansiklopedik bilgide, tanıtma, açıklama, sıralama ve kendiliğinden kesinleşmiş olma özellikleri vardır. Oysa makalede kişilik sezinleten bir anlatım, bir yorum ve inandırma eğilimi, bir amaç vardır.

Bilim ve kültür alanında yazılan makaleler, sınırlı bir kültür kesimine ulaşmayı amaçladığından bu makalelerde daha bilimsel bir dil kullanılır.

Gazete ve dergilerdeki makalelerse, geniş halk kitlelerine ulaşmayı amaçladığından yazar, dilini daha açık,daha popüler ve daha anlaşılır bir düzeyde tutar,özel terimler kullanmaktan kaçınır.

FIKRA ( KÖŞE YAZISI)

Gazete ve dergilerde yayımlanan güncel, siyasal, toplumsal sorunları ele alan yazılardır. Gülmece nitelikli fıkralar da olmakla birlikte yazılı kompozisyon türü olarak fıkra, düşünsel ağırlıklı kısa yazılardır.

Fıkralarda siyasal ve toplumsal olaylar ele alınırken belgelere, kanıtlara, aşırı ayrıntılara yer verilmez. Makaleler gibi iddialı ve ispatlayıcı yönü ağırlıklı değildir. Fıkra yazarı, geniş kitlelere seslendiği için dili kolay anlaşılır bir dil olmalıdır. Her konuda fıkra yazılabilir.

DENEME

Edebi türlerin tümü gibi deneme için de bir tanım vermek çok güçtür. Deneme günümüzde hemen bütün yazı türlerine doğru yayılma göstermektedir. Bu türler içinde en çok eleştiriyle bir arada anıldığı görülmektedir.Ancak burada söz konusu olan daha çok izlenimsel eleştiridir.

Deneme için bir tanım yapmak gerekirse şunları söyleyebiliriz:

Deneme;bir yazarın,herhangi bir konu üzerinde,özel görüş ve düşüncelerini hiçbir iddiaya yer vermeden,kesin yargılara varmadan anlattığı yazı türüdür.

Batı edebiyatında essai (ese ) adı verilen deneme konuları genellikle edebiyat,sanat,bilim,...vb.dir.

Denemede bir konu sınırlılığı,belli bir biçim yoktur.Yazar,konu seçmede tam bir özgürlüğe sahiptir.Denemede yazar,kendi kendine konuşur gibi bir anlatım rahatlığı içindedir. Denemenin sonunda kesin bir yargıya, bir sonuca varmak gayesi güdülmez.

ELEŞTİRİ

Bir eseri değerlendirme amacıyla yazılan yazılara eleştiri denir.Eleştiride eserin yada sanatçının gerçek değerinin belirtilmesi amaçlanır.

Eleştirmeci,bir sanat eserinin gerçek değerini,özünü yapılışını,değerli-değersiz yanlarını ortaya koyar.Eleştirmecinin görevi güzellik yaratmak değil,yaratılmış güzelliği yargılamak,okurlara tanıtmaktır.

Eleştiriler;okura dönük eleştiri,topluma dönük eleştiri,sanatçıya dönük eleştiri,yapıta dönük eleştiri... olmak üzere türlere ayrılır.

İNCELEME

Bir eserin,bir sorunun,bir olayın özelliklerini,en ince ayrıntılarını araştırarak göz önüne seren yazı türlerine inceleme denir.Her obje bir inceleme konusu olabilir.Ama konumuz kompozisyon olduğu için biz yalnız bu anlamda inceleme yazıları üzerinde duracağız.

İnceleme,ister sözlü,ister yazılı olsun,bir tartışma niteliği taşır.

İnceleme yazıları yazarın teknik ve üslubuna göre diğer türlerin özelliklerini de gösterir; buna göre kimi yerde makale,kimi yerde deneme,kimi yerde sohbet havasına bürünür.

İnceleme yazılarında bir kolaylık olmak üzere şu soruları sırasıyla sorarak çalışmak,faydalı sonuçlar verecektir:

a. Ne? ( Bize eserin ve sorunun konusunu verir. )
b. Niçin? ( Eserin yazılma amacını, ana fikrini, temasını buldurur. )
c. Nasıl? ( Eserin yöntemini kavratır. )
d. Nerede? ( Yer,dekor. )
e. Kim? ( Kişileri verir. )
f. Ne zaman? ( işin süresini belirtir. )

İnceleme Planı :

A. Eserin Dış İncelemesi:
Eserin adı
Yazarı,çevireni
Basıldığı matbaa ve basılış tarihi
Kaçıncı baskı olduğu
Sayfa sayısı,fiyatı
Eserin boyutları

B. Eserin İç İncelemesi :
Yazarı hakkında bilgi
Türü hakkında bilgi
Özet
Eserdeki kişiler
Başroldekilerin kısaca tanıtımı
Ana fikir
Dil ve anlatım
Değerlendirme ( kritik )


RAPOR

Rapor,araştırma ve inceleme esasına dayanan bir yazı türüdür. Herhangi bir konuyla ilgili bilgi vermek,mesleki ve teknik bakımdan bazı noktaları açıklamak; görüş,düşünce ve önerileri bildirmek gibi amaçlarla yazılır.

Günümüzde rapor, geniş kapsamlı bir kelime olarak çok çeşitli alanlarda karşımıza çıkar. Doktor raporu, bilirkişi raporu, polis raporu, mühendis raporu, müfettiş raporu, deney raporu gibi çeşitli isimlerle anılan raporları ; meslek ve iş raporları, araştırma ve inceleme raporları gibi kısaca sınıflandırabiliriz.

Her rapor türünün kendine özgü yazılış kuralları vardır. Genel esas, konunun iyi kavranması ve konu üzerinde yeterli bilginin bulunmasıdır. Ancak, çok iyi anlaşılan,ilgi duyulan ve bilgi sahibi olunan konularda rapor yazılabilir.

Sağlam bir rapor yazabilmek için; raporun konusunu ilgilendiren kitapları,dergileri,gazeteleri okumak,yetkili kimselerle konuşmak,gözlem yolundan faydalanmak,özel deneylerde bulunmak,faydalanılan kaynakları göstermek gerekir.


RÖPORTAJ

Herhangi bir konu yada sorunun değişik boyutlarıyla ele alınıp işlendiği gazete ve dergi yazılarıdır. Röportajcı,yalnız gördükleriyle, izlenimleriyle yetinmez. Konuyla ilgili derinlemesine araştırma ve inceleme yapar,ilgililerin bilgisine başvurur. Röportajcının amacı, konuyu çarpıtmadan belgesel olarak okuyucuya sunmak,okuyucuyu konunun içinde yaşatmak,kamuoyunu aydınlatmaktır.

Röportaj, tek bir yazı olabileceği gibi,aynı konuda dizi yazı da olabilir.

romanı tavsiye ederim..
teşekkürler...

Genelde tercihim Makalelerdir........

Teşekkürler.

Bu detaylı anlatım ve bilgilendirme için teşekkürler kardeşim...

Duygu ve düşünce dünyamda her biri ayrı yere tekabül ettiği için edebiyat türleri içinde seçim yapmak zor...Uzağında kaldığım sadece rapor galiba...Her daim yedeğimde tuttuğum ise şiir... ::)

Ellerinize sağlık kardeşim... :)

İlginiz için ben teşekkür ederim kardeşlerim...

Bir ara yorumlarınızdaki ahenk sebebi ile size Molla'nın şairi diye hitab ettiğimizi hatırlıyorum sevgili ahuzar kardeşim :)
Edebiyata, özellikle de şiire olan ilginiz yorumlarınızdan hissediliyor...

Sizlerin de gözlerinize sağlık kardeşim.

Yorumunuz beni çok mutlu etti Yağmur kardeşim,anlaşılıyor olmak ne güzel... :)

Ayrıca bugüne kadar bana verilen en güzel ve indimde değeri olan "Molla'nın şairi" ünvanını da sizin sayenizde aldım her ne kadar haddim olmasa da...Sağolasınız... ;)

Hayatımızı daha bir anlamlandırıp,çekilir kılıyor edebiyat...Zengin bir edebiyata sahip olduğumuz için çok şanslıyız...Ve forumumuzda edebiyat adına yaptığınız çalışmalar ve paylaşımlar için biz teşekkür ederiz kardeşim...Büyük bir boşluğu dolduruyorsunuz...

Bir edebiyat sever olarak takdirlerimi sunmak isterim...Saygılarımla... ;)

Edebiyat ögretmenliği 3. sınıf ögrencisiyim. drama diye bir dersimiz var. edebiyatla ilgili konu ya da yazar canlandırmamız lazım. fikirlerinizi paylaşırsanız memnun olurum

Öncelikle aramıza hoşgeldiniz kardeşim,üyeliğiniz hayırlı olsun...

Bendeniz ne edibim ne de mektepli bir edebiyatçı...Nacizane edebiyatı seviyor ve sadece okur üzeyinde edebiyatı takip ediyorum... ::)

Talebinize gelince, nacizane düşüncem; anlaşılmakta epey geç kalınmış bir yazarımız olan Oğuz Atay' ı ele alabilirsiniz...Gerek alışılmışın dışında ifade tarzı gerekse roman ve hikayeleri ile ihtiyaç duyduğunuz verilere ulaşabilirsiniz kanaatindeyim... ;)


romanı tavsiye ederim..
teşekkürler...

bende

Teşekkür ederim
Aslında sorun konuyu bulmak degil canlandırmak canlandırırken biraz renk katmak. yani hayal gücü gerekiyor biraz. ve konular lise müfredatında olnak konularla sınırlı. örnegin tanzimat edebiyatı dönemi gibi.

xxyy kardeşim öncelikle aramıza hoşgeldiniz ben de bir süredir drama dersleri alıyorum ama henüz edebiyat dalında bir çalışma yapmadık. Size tavsiye edebileceğim ise eğer sizden kısa süreli bir çalışma isteniyorsa ve fazla da zamanınız yoksa hikaye türünde bir çalışma yapabilirsiniz ya da şiir de olabilir. Bunun için de lise edebiyat kitaplarından yararlanabilirsiniz. Çalışmalarınızda Allah yardımcınız olsun.

Romana bayılırım .. gerci bu aralar okumuyorum .. daa :D ama kesinlikle romanı tavsıye edıyorum :D


Edebiyat

MollaCami.Com