Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim

Kibir

Allah'ımız Ayet-i kerimede meâlen buyuruyor ki
Göklerde ve yer yüzünde bulunan canlılar ve bütün melekler, kibirlenmeden Allah'a secde ederler.
Ayet-i celilede rabbimiz kibrin olmayacağından, olamayacağından bahsetmektedir. O halde kibre şöle bir bakalım. Kibir nedir...?
Kibir, büyüklenmek, büyüklük taslamak, âlilik iddia etmek. Kendini başkalarından yüksek görerek karşısındakileri aşağılamak hor görmek manasına gelir diyebiliriz. Halbuki mevlamız insanoğluna çeşit, çeşit, türlü, türlü ve pek çok nimetler ihsan etmiştir. İnsan, bu nimetlerin hakiki sahibim unuttuğu zaman gaflete dü­şer, mal ve servetin, güç ve kuvvetin kendisine ait olduğunu sanır da büyüklük taslamaya başlar. Artık kendisinden, başka bir kimsenin ne fikrini beğenir ne de yaptığından hoşlanır. Tamamen hakikatin ifadesi olsa da, başkasının sözü ile hareket etmez; dinin hakikatlerini bile başkasının ağzından duysa kabul etmez. Kendisini, akılda, güçte, kuvvette, malda ve ser­vette üstün görür. Kısaca nefis ve şeytanın oyuncağı olmuş olur.
Halbuki şeytanın, büyüklük taslaması yüzünden, kendinin ateşten, insanın topraktan yaratıldığını iddia edip Allah'ın emrine karşı gelmediğini...
Fir'avn, kibir yüzünden, ilahlık dâvasına kalkıp Ben sizin en yüce Rabbinizim diyerek kavmini kendisine taptırmış ve bu yüzden Allah'ın kahrına uğradığını...
Nemrud, kibre kapılıp, ülûhiyet iddiasına kalkıştı. Onun kafasın­daki tanrılık sevdasını Cenab-ı Hak bir sivri sineğe parçalattığını...
Ebu Leheplerin Ebu Cehillerin kibirliklerini, büyüklenmelerini ve ne gibi belalara dücar olduğunu...
işte saymaya çalıştığımızı şeyleri bilir ve kendisini ona göre değelendirir. Şeytanın zebunu olmaktan, esiri olmaktan kaçınır. Yani Akıllı insan, belirli olan ömrünü tamamladıktan sonra, veya ömrünü tamamlarken yaratıldığı gibi tekrar toprak olacağını ve ahirete gideceğini, öleceğini intikalle Allah’ın huzuruna çıkacağını düşündüğünde, kibirlenmenin anlamsız ve cahilce olduğunu anlar.
Hal böyle olunca büyüklük ve azamet, Allahü Teâlâ'ya mahsustur. Kim kendinde büyüklük görür ve kibir taslarsa Allah onu zelil eder. Güneş, ışığını ayaklar altına serdiği için yücelmiştir. insan, tevazuda güneş gibi ol­malı ki, Allah onu başlara tâc etsin. Bir tohum, benliğini korumadıkça filizlenip gelişemez toprağın si­nesine düşüp mahvolduğu zaman, yeşerip filizlenmeye başlar. Hangi dalın meyvesi çoksa başı aşağı iner. Meyvesiz dal ise hava­ya doğru boy verir. Bir yay gibi, tevazu ile eğilen kimsenin duaları Allah tarafından kabul olunur. Başı tekebbürle havaya kalkan insan, menzile ulaşamaz.
Gelin hep beraber bunu bir menkıbe ile anlamaya çalışalım... Beni İsrail’den bir fasığın kötülüğünü duymayan kalmamıştı. Soylu bir âbid de ibâdetiyle şöhret bulmuştu. Kötü kimse, bu âbidin yanından geçerken, (Gideyim, şu âbidin yanına oturayım, belki Allahü teâlâ onun hürmetine beni affeder) diye düşündü. sadece düşüncesi o idi. Gidip âbidin yanına oturdu. Âbid ise, üzerinde bulutun gölgelendirdiği bir zat olduğu için, üstünlüğüyle böbürlenip, (Bu fasık, benimle niye oturuyor?) diyerek, oradan kalktı. Fasık da çekip gitti, fakat âbidin üzerindeki bulut, fasıkla beraber gitti. Allahü teâlâ zamanın Peygamberine, (Allah insanların niyetlerine göre muamele eder. Fasığın yaptıklarını iyi niyetinden dolayı affettim. Âbidin yaptıklarını da kibri sebebiyle yok ettim) diye vahyetti. Âbidin, imanlı fasığı hakir, yani aşağı görmesi felaketine sebep oldu... Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurmuştur. Kalbinde hardal tanesi kadar iman olan hiç bir kimse cehenneme girmez, kalbinde hardal tanesi kadar tekebbür (kibir) bulunan hiç bir kimse de cennete giremez...
Keza yine efendimiz buyurdular ki Kim şu üç şeyden beri olarak ölürse cennete girer: kibir, Gulül, Borç...

Hal böyle olunca ne yapmamız gerektiğini düşünüp ona göre hereket etmeliyiz ve ediyoruz da. Aslında bu iki hadis-i şerife dikkat ettiğimizde kendimizi ona göre, hayatımızı ons göre ayarladığımızda sorun kalmamaktadır. Sadece bu hads-i şeriflerdemi!!! hayır... olmayıcada sorunlar ar arda gelmektedir.
Rabbim cümlemizi ve cümle ümmet-i Muhammedi kibirden, gururdan, böbürlenmekten muhafaza buyursun...(Amin)//mollacami.com---ücharfbeşnokta//

Zilkade