Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
SREBRENiCA SOYKIRIMI'NIN 17. YILI
SREBRENiCA SOYKIRIMI'NIN 17. YILI
Srebrenica, Bosna Hersekâin doğusunda Sırbistan sınırına 10 km. uzaklıkta bir Müslüman Boşnak kentidir. İsmini gümüş anlamına gelen srebren kelimesinden alan kent, tarih boyu başta gümüş olmak üzere değerli maden rezervleriyle ve şifalı sularıyla ünlü bir kenttir. Romalılar zamanında kent, âgümüş ocağıâ anlamında Angentaria olarak biliniyordu. Barış zamanında halk geçimini turizm, madencilik ve tekstil sanayinden sağlıyordu.
Şu anda nüfusunun çoğunluğunu Sırpların oluşturduğu Srebrenica bölgesi 1992 yılında başlayan savaş öncesi, Müslüman bölgelerden biri idi. 1990âdaki Yugoslavya nüfus sayımlarına göre 36.666 nüfusluk Srebrenica bölgesi yüzde 75.2 oranında Boşnak çoğunluğa sahipken Sırplar bölgenin sadece yüzde 22.7âsini oluşturuyordu.
Nisan 1992âde birkaç gün dışında, Müslümanlar, Srebrenicaâda sürekli hakim durumdaydılar. Öyle ki, Srebrenica, Müslüman direnişin önde gelen bir sembolü olmuş ve Boşnakça şarkılara geçmişti. Ancak bu gerçek, 11 Temmuz 1995âte tam tersine döndü. Tarihin en karanlık günlerinden biri olan bu günde, Sırp Televizyonu, soykırımın mimarı Sırp Ordu komutanı General Ratko Mladiçâin bir tepe üzerindeki görüntülerine yer veriyordu. Mladiç Televizyon seyircilerine hitaben âTürklerdenâ intikam alma zamanının geldiğini ve şehrin Sırp milletine bir hediye olduğunu söylüyordu.
1992 yılında Büyük Sırbistan kurma hayalindeki Sırplar, Belgradâda Devlet Başkanı Miloseviç ve Genelkurmay Başkanı Perisiçâin desteğini alarak sözde Bosna Sırp Devleti ve Sırp Demokrat Partisi (SDS) Başkanı olan eski bir psikiyatri doktoru Radovan Karadziç ve General Ratko Miladiç öncülüğünde Bosna Hersekâte etnik arındırma çalışmalarına başladılar.
Üç yıl boyunca Sırplar uluslar arası hiçbir konvansiyona kulak asmayarak insanlık dışı uygulamalarını pervasızca sergilediler. Soykırım ise savaş başladığından beri Sırpların başvurduğu yegane savaş yöntemiydi. Daha savaşın ilk evrelerinde Nisan 1992âde Srebrenicaânın hemen dışında bulunan Bratunac köyünde yaklaşık 350 Bosnalı Müslüman Sırp paramiliterleri ve özel polis güçleri tarafından ölümcül işkenceye tabi tutulmuş ve katledilmişti.
Savaş süresince sürdürülen katliamlardan biri de Srebrenicaâda yine Sırplar tarafından gerçekleştirildi. Bosnaânın en doğusunda, Sırbistan sınırında yer alan Srebrenica, tıpkı Gorajde ve Jepa gibi kuşatılmış bölgelerden olup Bosna Sırpları için Belgradâla aralarındaki engellerden biriydi. Çoğunlukla Müslümanların yaşadığı Bosnaânın doğu bölümü büyük oranda âtemizlenmiştiâ; ancak çevre katliam bölgelerinden kaçıp sığınan Müslümanların toplandığı bu kasabalar direnişlerine devam ediyorlardı.
Bijeljina, Brutunaç ve Zvornik gibi komşu bölgelerden kaçan on binlerce Müslüman 10.000 nüfusluk Srebrenicaâya sığınmak zorunda kalınca nüfusu 60.000âe kadar yükselmişti. Kış ayının soğuğuna rağmen insanlar sokaklarda yatıyor, açlık ve sefaletle boğuşuyordu.
Miloseviçâin eski korumalarından Nasır Oriçâin kurduğu Müslüman direniş örgütü ilk yıllarda Srebrenicaâyı var gücüyle savundu. Dünyanın en büyük ordularından Yugoslavya ordusunun tüm imkanlarını kullanan Sırplara karşı Müslümanlar bölgeye uygulanan ve en çok kendilerinin zarar gördüğü ambargodan ötürü hafif silahlarla ve az sayıda mermi ile karşı koymaya çalışıyordu.
1993 yılında Srebrenicaânın etrafındaki çember gittikçe daraltılmasına rağmen gerekli önlemleri almayan BM ve NATOânun tavrı Sırp güçleri cesaretlendiriyordu. Nihayet 16 Nisan 1993âteki olağanüstü toplantısında almış olduğu 819 ve 824 noâlu kararlarıyla BM Güvenlik Konseyi, Saraybosna, Tuzla, Jepa, Gorajde ve Bihaç ile birlikte Srebrenicaâyı da güvenli bölge ilan etti. Bu kuşatılmış bölgeler evvelce Fransız General tarafından âbarışın önündeki en büyük engelâ olarak nitelenmişti.
Bosna Savaşıânın sonlarına doğru Müslümanların birçok cephede zafer kazandığı bir sırada öne çıkarılan Dayton Barış müzakereleriyle savaşın sona ereceğini gören Sırplar, avantaj elde etmek için iki stratejik kent olan Gorajde ve Srebrenicaâyı ele geçirmek maksadıyla bütün güçleriyle bu iki kente saldırdılar ve tarihin gördüğü en büyük katliamlardan birini tüm dünyanın seyirci bakışları arasında sergilediler. BM tarafından güvenli bölge olarak ilan edildikten iki yıl sonra Srebrenica, 1995 yılının yaz ayında II. Dünya Savaşıândan sonra meydana gelen en büyük toplu katliamının kurbanı oldu.
su goruntuyu goren herkes anlar zaten
HAÇLI zihniyeti dün neyse bugün de aynidir ve Kanlı Katillerdir...
Şehidler bizim KARDEŞLERİMİZDİR