Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Ahmed Davudoğlu

Son devrin değerli âlimlerinden Ahmed Davudoğlu 1912 yılında Bulgaristan’ın Deliorman bölgesindeki Şumnu vilayetine bağlı Kalaycıköy’de doğmuş, 25 Temmuz 1936 tarihinde Şumnu’daki Medresetü’n-Nüvvâb’ın yüksek kısmından mezun olmuştur. Aynı yıl iki arkadaşı ile birlikte Bulgaristan başmüftülüğü tarafından ihtisas için Mısır’a gönderilen Davudoğlu, Câmiatü’l–Ezher Külliyyetü’ş-Şerîa’yı bitirerek 1942 yılında ülkesine dönmüştür. Önce Medresetü’n-Nüvvâb’ın lise ve yüksek kısımlarına öğretim üyesi, iki yıl sonra da aynı okula müdür tayin edilmiştir (1944). Bu görevi sırasında Şumnu komünist idaresinin baskılarına karşı mücadele verdi.
1945’te Türkiye lehine faliyette bulunacak bir casusluk örgütü kurduğu iddiasıyla tutuklanarak Sofya’daki askerî mahkemeye sevk edildi; ağır işkencelere maruz kaldı ve bir ay kadar hapsedildi. Daha sonra Rositsa Kasabası yakınlarındaki toplama kampına gönderilerek baraj inşaatında çalıştırıldı. 17 Kasım 1945’te hastalığı sebebiyle serbest bırakılıp eski görevine iade edilen Davudoğlu, kısa bir süre sonra istifasını vererek öğretmenliğe döndü. Bu sıralarda bir yağmur duasındaki vaazından dolayı, Şumnu milis kumandanı tarafından ömür boyu hapisle tehdit edilince Türkiye’ye kaçmak istedi, ancak başaramadı. Pasaport temin ederek 31 Aralık 1949’da hanımı ve iki kızı ile Türkiyeye göç etti.
Önce Adapazarı’na yerleşti. Sonra İstanbul’da Yedikule Küçükefendi Camii’nde imamlığa başladı. Sekiz ay Ankara’da vaizlik yaptı. Bursa’da Orhangazi müftülüğüne, İstanbul’da Fatih Kütüphanesi memurluğuna (29 Haziran 1953) ve Süleymaniye’ye nakli üzerine Süleymaniye Kütüphanesi memurluğuna tayin edildi (1956). İstanbul İmam Hatip Okulu’nda ders verdi. 16 Kasım 1956’da öğretime başlayan İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü’nün öğretim kadrosu içinde yer aldı; 5 Şubat 1960’ta müdür muavini vekili, 7 Ağustos 1962’de müdür vekili, 13 Mart 1963’te de müdür oldu. 25 Aralık 1964 tarihine kadar sürdürdüğü bu son görevinin ardından aynı kurumda Arap dili ve edebiyatı derslerini okuttu.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 1966 yılında Konya’da düzenlenen müftüler seminerinde laikliğe aykırı beyan ve telkinlerde bulunduğu gerekçesiyle Konya İkinci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 22 Mart 1968 tarihinde bir yıl ağır hapis, Kırşehir’de dört ay zorunlu ikamet ve memuriyetten ihraç cezalarına çarptırıldı. 15 Mart 1971’de memuriyetle ilişkisi kesildi. Cezasını tamamladıktan sonra ilmî çalışmalarını evinde sürdüren Davudoğlu 7 Nisan 1983 tarihinde vefat etti ve Eyüp Kabristanına defnedildi.

Eserleri:
1. Selâmet Yolları (I-IV, İstanbul 1965-1967). İbn Hacer el-Askalânî’nin ahkâm hadislerine dair Bülûgu’l-Merâm adlı eserinin tercüme ve şerhi olup, eser büyük ölçüde Emîr es-San’ânî’nin Sübülü’s-Selâm adlı şerhine dayandığı, onun bir tercümesi mahiyetinde olduğu için, bu şekilde adlandırılmıştır. Tenkitli bir şerhtir.
2. Sahîh-i Müslim Tercümesi ve Şerhi (I-XII, İstanbul 1973-1980). Müslim b. Haccâc’ın el-Câmi’u’s-Sahîh adlı meşhur hadis kitabının tercüme ve şerhidir.
3. Kur’ân–ı Kerim ve İzahlı Meâli (İstanbul 1988).
4. Tibyân Tefsiri (I-IV, İstanbul 1980-1981). Ayıntâbî Mehmet Efendiye ait Tefsîr-i Tibyân adlı Türkçe tefsirinin Süleyman Fâhir Bey tarafından sadeleştirilen nüshasının yeniden gözden geçirilmiş şeklidir.
5. Reddü’l-Muhtâr ale’d–Durri’l–Muhtâr (I-XIII, İstanbul 1982-1988). İbn Âbidîn’in fıkha dair meşhur eseri Reddü’l-Muhtâr’ın tercümesidir. Davudoğlu bu eserin ilk on cildini hazırlamış, sağlığı elvermediği için sonraki ciltleri Mehmet Savaş ve Mazhar Taşkesenlioğlu tarafından tercüme edilmiştir.
6. Mülteka Tercümesi (I-II, İstanbul 1980-1983).
7. Dini Tamir Davasında Din Taripçiliği (İstanbul 1974, 1978, 1980).
8. Ölüm Daha Güzeldi (İstanbul 1970, 1979). Davudoğlu, Mehmed Zihni Efendinin Ni’met-i İslâm adlı eserini de sadeleştirmiş, ancak bu eser henüz basılmamıştır

PAYALAŞIMIN İÇİN TEŞEKKÜRLER...


Tavsiye Kitaplar

MollaCami.Com