Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Nimetlere Şükür

يَاأَيُّهَا الَّذِينَ ءَامَنُوا كُلُوا مِنْ طَيِّبَاتِ مَا رَزَقْنَاكُمْ وَاشْكُرُوا لِلَّهِ إِنْ كُنْتُمْ إِيَّاهُ تَعْبُدُون

Meali : ‘’ Ey İman edenler!Size rızık olarak verdiğimiz maddeten ve manen şeylerin en temiz olanlarından yeyin,Allah’a şükredin.Eğer hakikaten O’na kulluk ediyorsanız.’’

Allah’a karşı kulluk vazifelerimizden birisi,O’nun ihsan etmiş olduğu nimetlere şükretmektir.Bu şükür vazifesi,lütufları sayıya sığmayan,nimetlerinin ardı arkası kesilmeyen Rabbimize karşı her Müslümana farzdır.

İmam-ı Rabbani Hz.leri ‘’Kendine nimet verilen kişinin nimet verene aklen ve şer’an şükretmesi farzdır’’ buyurmuşlardır.

Rabbimizin bize ihsan etmiş olduğu nimetleri saymamız mümkün değildir.Çünkü Rabbimiz buyuruyorlar ki

وَإِن تَعُدُّوا نِعْمَتَ اللّهِ لاَ تُحْصُوهَا ((Eğer Allah’ın bunca nimetlerini birer birer saymak isterseniz sayamazsınız,hatta adetleri katlayarak saymak isteseniz yine güç yetiremezsiniz // Sure-i İbrahim – 34 ))

Allahımızın bizi;insan olarak yaratması,anlamak için akıl,görmek için göz,işitmek için kulak ihsan etmesi hep birer nimettir.Eğer bunlar nimet olmasaydı karşılığında şükür emredilir miydi?

Sure-i Mülk’ün 23. Ayetinde mealen buyuruluyor ki;
‘’Habibim Sen söyle! O Allahu zul celâl ki,sizi en güzel şekilde yarattı. //Yani sadece maddi güzelikler değil,kendi envarının ziynetleri,Rasulünün tezyinatı ve günde 364 defa rahmet nazarı ile kalbinizi şereflendirip,manevi güzelliklerle de kalbinizi süsledi // Ve size işitecek kulak,görecek gözler ve idrak edecek gönüller /letaif/ ihsan etti. ‘’

İşitme nimeti;hakikatları,İlahi kitabı duymak,dinlemek için verilmiştir.Basiret,doğruyu görmek,ibret almak için verilmiştir.Kalp ise,Allah’ın hidayet nuruyla hakikatları anlamak için verildiği halde Mevlamız ‘’Sizin pek azınız şükrediyorsunuz –(( Sure-i Mülk 23. Ayet))’’ buyurmaktadır.

Silsile-i Sadat'tan Ebu'l Faruk Hazretleri Bu Ayet-i kerimeyi daha da açarak şöyle izah buyurmuşlardır:

[color=black]**İşitme nimetinin şükrü :::
‘’Alimlerin,hikmet erbabının,faziletli insanların sohbetlerine,ilim meclislerine giderek esrar-ı ilâhiyi dinleyerek öğrenmektir.Bid’at ehlinin (Ehli sünnet vel cemaat inancına uymayan bozuk inanç ve görüşe sahip olanlar) hallerini ve yaşantılarını kabul etmemek,işitmenin şükründen bir cüzdür.’’

**Görme nimetinin şükrü ::: ‘’Efal-i ilahi,sıfat-ı ilahinin bütün nurlarını içinde toplayan Kitabullah (Kur’an-ı Kerim) ile meşgul olmaktır.Dini kitapları mütalaa etmek,Alimlerin,Salihlerin yüzlerine rahmet nazarıyla bakmaktır’’ Bu mevzuda en çok dikkat etmemiz icab eden husus;gözümüzü dinen bakılması haram olan şeylerden sakınmaktır.Bu da gözün şükrünün en mühim kısımlarındandır.

**Kalplerin şükrü ::: ‘’Allah-u Zül Celâlin Cemâlini,Celâlini,üzerimizdeki nimetlerini tefekkür etmek,Enbiya ve Evliyaya Allah c.c için muhabbet etmek,Allah’ın c.c düşmanlarına yine Allah c.c için buğz etmek,Cemal-i İlahiye kavuşacağı anın aşk ve muhabbetiyle yanıp tutuşmaktır.’’

Allah’ın bize verdiği nimetlerin en büyüğü hiç şüphesiz,iman ve hidayet nimetidir.Bu nimet,ahiret hayatının ebedi nimetlerini elde etmeye bir vesiledir..
Hz.Sehl’e birisi gelerek; ‘’Ya Sehl,evime hırsız girdi.Kıymetli eşyalarımı çaldı ‘’ diye şikayet edince,Mübarek Zat ‘’Dua et,şükret ki nefis ve şeytan hırsızı kalbine girip imanını çalmamış’’ diye hem teselli ediyor hem de en büyük zayiatın imanını kaybetmek olduğunu beyanla daha mühim bir hususa dikkat çekmiş oluyor.
[/color]
Ve iz teezzene rabbüküm le in şekertüm le ezıdenneküm ve le in kefertüm inne azabı leşedıd ((Hatırlayın ki Rabbiniz size şunu bildirmişti: And olsun şükür ederseniz elbette sizin nimetlerinizi artırırım.And olsun,eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz benim azabım çetindir //Sure-i İbrahim – 7 ))
Bu Ayet-i kerimeyi tefsir eden İbni Ata Hz.leri buyuruyor ki:

‘’Eğer siz Benim verdiğim iman nimetine hidayetine şükrederseniz,bende size nimetimi ziyade ederim.Benim yolumda hayırlı hizmetler yapmayı,çalışmayı,hizmet etmeyi ve ettirmeyi ziyade kılarım.Eğer siz Benim,hizmetime şükrederseniz,müşahedemi,hizmetlerin karşılığı olan himmet ve bazı tecelliyat ve esrarıma vakıf olmayı ihsan ederim.Eğer müşahedeme şükrederseniz;Bende size Dostluğumu,Salih kullarımın,Dostlarımın arasına kabulu ziyade ederim.Eğer siz Benim dostluğuma şükrederseniz,Bende size ru’yeti Cenneti Aladaki Cemâlimi ikram ederim,Cennet ve Cemâlimi gösteriririm.’’

Görüldüğü gibi şükrün,derece ve mertebeleri vardır.Şükür ziyadeleştikçe karşılığındaki nimet,in’am ve ihsan da ona mütenasip olarak büyümektedir.Nimete karşı şükredildiği takdirde ziyadeleştiği gibi;nankörlük yapıp şükür terk edilecek olursa karşılığıda Allahımızın çetin azabıdır.Aynı zamanda kıymeti bilinmeyen ve şükrü terk edilen nimeti elde tutmak çok zordur.Efendimiz (s.a.v) buyuruyorlar ki ‘’Nimet ürkek bir şeydir /kıymeti bilinmezse sahibinden kaçar / onu şükür bağıyla bağlayın..’’

Kim dünya hususunda kendisinden düşük olana,din hususunda kendisinden üstün olana bakarsa,Allah c.c o kimseyi sabredici ve şükredici olarak yazar.Hikmet sahiplerinden ayakkabısını kaybeden bir Zat ‘’Ayakkabımı ararken ayaksız insan gördüm.’’ diyerek kendisinden düşün olana bakarak hamdetmiştir.

Musa (a.s) Rabbimize soruyor ‘’Ya Rabbi.Adem (a.s) kendisine yaptğının şükrünü nasıl ödeyebildi?Onu kudretinle yarattın.Ona ruh üfledin.Cennetine koydun.Meleklerine emrettin,Ona secde ettiler.’’ ……. Rabbimizde ‘’Ya Musa,Adem (a.s) bütün bunları Benden bilerek hamdetti.Bu ise nimetime şükür oldu.’’ Buyurmuştur.

Mevzumuzu Allah c.c dostlarından bir Zat’ın duasıyla bitirelim

‘’Ya Rabbi..Zatının,Sıfatının,Esmasının,Efalinin hudutsuzluğunca şükürler olsun..’’



~~serapta bir damla~~

www.mollacami.net


‘’Ya Rabbi..Zatının,Sıfatının,Esmasının,Efalinin hudutsuzluğunca şükürler olsun..’’


Teşekkür ederiz kardeşim.Allah razı olsun.

Ben teşekkür ederim,Rabbim senden de razi olsun kardeşim..

Allah razı olsun.

Rabbim senden de razi olsun kardeşim


Allah razı olsun.


Rabbim senden de razi olsun kardeşim


Safer

MollaCami.Com