Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Halka Doğruları Söylemek

Halka Doğruları Söylemek

Söylediğin, yazdığın her şey doğru olmalı ama her doğruyu söylemek/yazmak doğru değildir.

Yanlışları düzeltmenin metotları vardır. Her yanlış, en uygun, en muvafık metotla düzeltilmeli, tenkit edilmelidir.

Müslüman şahıs ve kurumlara, zaruret olmadıkça isim ve kimlik belirtilerek çatılmamalıdır.

Şiîlerle tartışmak çok zordur, belki de imkansızdır. Çünkü onlarda taqiyye yapmak farzdır. Onlara göre taqiyye ve kitman dindir, onları terk eden dini ve namazı terk etmiş gibi olur. Bu şartlar altında nasıl tartışılabilir?

Reformcuların, bid'atçilerin büyük kısmı da taqiyye yapıyor, onlarla da yüz yüze veya yazıyla isim vererek tartışılmaz. Çünkü inançlarını, görüşlerini gizlerler.

Bir Müslüman namaz kılmıyorsa, isim vererek onu tenkit ve teşhir etmek doğru değildir; isim vermeden "namaz kılmayan Müslümanları" kardeşçe, şefkatli bir şekilde tenkit etmek gerekir.

Zamanımızda yüzde yüz olmasa bile çok geniş bir ifade, yazma hürriyeti vardır. Toplumdaki kötülüklerin, eksikliklerin mutlaka, en uygun üslupla tenkit edilmesi, halkın uyandırılması, bilgilendirilmesi, aydınlatılması gerekir. İlimleri, kültürleri, imkanları müsait olduğu halde bu uyarıları ve tenkitleri yapmayanlar sorumlu olur.

Namaz kılan Müslüman bir yazar, öteki Müslümanların namaz kılmamalarından bana ne dememeli, din kardeşlerini namaza teşvik etmelidir.

Namaz İslam'ın temel şartlarındandır, iki kere iki eder dört'lerindedir, binaenaleyh ben din hocası, müftü değilim, bana ne diyemez kimse.

Müslüman yazarlar, düşünürler, aydınlar (var mı?), nüfuzlu etkili kişiler şu konularda doğrudan doğruya veya dolaylı olarak Müslüman halkı uyarmalı ve bilgilendirmelidir:

1. Beş vakit namazın dosdoğru kılınması.

2. Erkeklerin farz namazları cemaatle kılması.

3. Kadın ve kızların tesettüre girmesi.

4. Riba/faiz yenmemesi, alınıp verilmemesi.

5. Haram kazanç elde edilmemesi ve yenilmemesi.

6. İsraf, lüks ve sefahatten (=beyinsizlikten) uzak durulması.

7. Müslümanların tek bir Ümmet olması.

8. Bu ümmetin başında ehil ve layık bir İmam-ı Kebir bulunması ve Müslümanların ona biat ve itaat etmesi.

9. Din konusundaki bütün bid'atlerin reddedilmesi.

10. Zekatların Kur'ana, Sünnete, Şeriata, fıkha göre dosdoğru bir şekilde gereken şahıslara (kurumlara değil!) verilmesi.

11. Topluma İslam, Kur'an, Sünnet ahlakının hâkim olması.

12. Hizip, fırka, cemaat, klik, sekt holiganlıklarının, militanlıklarının. fanatizmlerinin kaldırılması.


Mehmet Şevket Eygi
araştırmacı yazar


Mehmet Şevket Eygi

MollaCami.Com