Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Yazılarım Vurucu mu?

Yazılarım Vurucu mu?
Bazıları yazılarımı şiddetli, beni sivri dilli buluyor. Bendeniz aynı kanaatte değilim.

1960'lı yıllarda, bugünkülere nispetle çok vurucu yazılar kaleme aldığım sırada çok vurucu, İslam'ın fedakar ve ihlaslı savunucusu merhum avukat Bekir Berk "Yahu biraz diri yazılar yaz, nedir bu uyku ilacı gibi makaleler!.." demişti.

Yunus Emre "Şehre varam, feryad ü figan koparam..." demiş.

Onun zamanında bugünkü âhir zaman fitneleri ve fesatları yoktu. Ya bugün şehre gelip baksa, ne pislikler görecek, ne feryatlar kopartacaktı.

Ekranlarından necaset akan tv'ler... Nereye akıyor bu necasetler? Evlerin içine...

Genelev bülteni gibi müstehcen yayın yapan bazı gazete ve dergiler...

Fuhuş, kumar, içki... Yalan dolan aldatma...

Riba/faiz ... Lüks israf sefahat...

Yunus Emre'nin şehrinde bir tek İslam kadını bile başı açık gezmiyordu. Hattâ gayr-i müslim kadınlar da başlarını örtüyordu.

Onun kentinde fısk fücur günah vardı ama mahkemelerde kadılar Şer'-i şerife göre hüküm veriyorlardı.

İslam medreselerinde ilim öğretiliyor, icazetli ulema yetiştiriliyordu.

Tekkelerde zikrullah yapılıyordu.

Kötülükleri telafi edecek iyilikler de vardı.

İş, ticaret, alış veriş, üretim hayatını tanzim eden ahîlik teşkilatı, fütüvvet ahlakı vardı.

O zamanlar sabah ezanları okununca camiler ve mescidler doluyordu, Müslüman halk leşler gibi uyumuyordu.

Şehirde günah işleniyordu ama serhat boylarında fütuhat yapılıyordu.

Yunus Emre talihliymiş, bugünkü kötülükleri görmedi.

Bendeniz çok hassas, çok vicdanlı, çok gayretli bir Müslüman sayılmam. Öyle olsaydım feryad ü figanımdan, hıçkırıklarımdan zemin ü âsümanın titremesi gerekirdi.

Hatırlıyor musunuz, Bursa Emniyet Müdürü beyefendi birkaç ay önce ne demişti: "Geceleri Kültür Park açık bir fuhuş alanı oldu, her çalının altında bir çift sevişiyor..." Bendeniz konu ile alakalı acı bir yazı kaleme almaktan başka ne yapabildim...

Aaaah Yunus Emre talihliymiş, hiç olmazsa onun zamanında bugünkü İslamcılar yoktu.

Dinde reformcular, dinde değişimciler, dinde yenilikçiler yoktu.

Bir kadın müftü yardımcısının, Sahih-i Buharî'de geçen bir hadîs için, "Peygambere söyletmişler..." sözünü duysaydı Yunus kimbilir ne kadar üzülür, feryad ederdi.

Müftülerin kadın yardımcıları olduğuna kimbilir ne kadar şaşardı.

Hayır muhterem okuyucularım hayır... Hayli sakin bir insanım maalesef, yeteri kadar şiddetli, vurucu, uyarıcı yazılar yazamıyorum.

Merhum Üstad Necip Fazıl sağ olsaydı kimbilir ne ateşli makaleler yazardı.

Mehmet Şevket Eygi
araştırmacı yazar


Mehmet Şevket Eygi

MollaCami.Com