Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
Kurban Bayramı’nda et tüketimine dikkat!
Kurban Bayramı sürecinde kesilen etlerin saklanması ve değerlendirilmesi konusunda bazı bilgileri tekrar hatırlamak yerinde olacaktır. Zira kesilen etler ve kurban derileri milli ekonomimiz için önemli bir kazançtır ve sağlığımızı direkt olarak etkileyen birçok faktörü bir arada barındırır.
Kurban edilen hayvanların etleri, derileri, iç organları ve işkembelerine kadar hemen her şeyinin değerlendirilmesi mümkündür. Derilerin kesilip parçalanmadan bir bütün olarak çıkarılması milli ekonomimiz için önemlidir. Kesim yapılmadan önce hayvanların kilo almaları için aşırı derecede beslenmelerine yönelik yapılan yanlış davranışlardan kaçınılması gerekir. Bu hem ticari ahlaka aykırıdır ve hem de hayvanların beslenmelerindeki dengenin bozulması açısından doğru değildir.
Etin saklanması
Kesimden sonra hayvanların etleri hemen soğutuculara konulmamalıdır. Bir kaç saat dışarıda açık havada bekletilmeli ve etler ile dış ortamın arasında bulunan ısı dengesizliği giderilmelidir. Etlerin saklanmasındaki en doğru davranış parçalara ayrılarak -2 derecenin altında bulunan derin donduruculara konulmasıdır. Mümkünse parça etler ince ve şeffaf poşetlere sarılarak saklanmalıdır.
Kurban etlerinin kesimi sırasında dış ortamın toz ve topraktan arındırılmış olması gerekir. Temiz bıçaklarla yapılan kesim ve parçalama işlemleri sırasında giyilecek kıyafetler, ellerin eldivenle kapalı tutulması, ortamın diğer hijyen şartlarının sağlanması zorunludur. Keskin aletlerin kullanılması hayvana eziyet verilmesini engeller. Kurban edilecek hayvanın canının yanmaması için ne gerekiyorsa yapılmalıdır.
Aşırı et tüketimine dikkat
Kurban eti ile beslenmede dengeli davranmak sağlığımız için vazgeçemeyeceğimiz bir alışkanlığımız olmalıdır. Zira bayramda sadece kurban etleri ile ve yoğun bir şekilde beslenmek sağlığı kısa zamanda tehdit etmeye başlayabilir. Özellikle yaşı ilerlemiş olanların ve kronik hastalığı bulunanların bu konuda daha hassas olmaları gerekir. Kalp damar hastalıklarına sahip olanlar, kolesterolü yüksek olanlar, mide barsak hastalığı bulunanlar etle ve özellikle yağlı etle beslenmede önemli bir risk faktörü oluştururlar.
Bayram süresi boyunca hep etle beslenmek zorunda değiliz. Bir öğün mutlaka tamamen etsiz yapılmalıdır. Öğlen et ağırlıklı beslenilmişse akşam mutlaka sebze ağırlıklı beslenmek gerekir. Bedenin ve ruhsal yaşamın en önemli şartlarından birisi dengeli olmaktır. Nasıl şahsımıza yapılan dengesiz bir davranıştan üzülüyor ya da sıkılıyorsak bedenimiz de aynı şekilde bu olumsuz yemek yeme alışkanlığına güçlü ve olumsuz bir cevap vermekte gecikmeyecektir.
Etin pişirilmesi
Etlerin pişirilmesi sırasında meydana gelecek olumsuz etkilerden olabildiğince korunmak için yemeklere ilave bazı bitkisel takviyelerin katılması faydalı olacaktır. Bu takviyeler etlerin sindirilmesine katkıda bulunur ve oluşabilecek zararlı bir çok etkiye karşı bedene savunma gücü geliştirme imkânı verir. Özellikle etlerin pişirilmesinden hemen sonra etlere serpilecek bir tutam kekik, biberiye, zencefil ve kimyon karışımı tüm bu olumsuz etkileri ortadan kaldırmak için önemli bir avantaj kazanmamızı sağlar.
Et ağırlıklı beslenmeden hemen sonra meyve ve tatlı tüketiminde aceleci davranılmamalıdır. Yemek öğününden sonra bir buçuk saat geçmesi beklenmeli ve aynı anda mide farklı gıdalarla doldurularak ortaya çıkacak sindirim sıkıntıları ve sağlık sorunlarına fırsat verilmemelidir. Yemekten hemen sonra çay içme alışkanlığı maalesef ülkemizde hepimizin farkında olmadığı sık yapılan hatalardan birisidir. Çay için bir süre yaklaşık kırk beş dakika ya da en azından yarım saat beklenmesi çok yerinde bir davranış olacaktır.
Etlerin fazla pişirilmesinden kaynaklanan yanıklar kanserojen maddelerin oluşmasına neden olur. Bunlar uzun vadede bedende birikmeye eğilimlidirler. Bu birikintiler gelecek yıllarda ortaya çıkacak sağlık sorunlarının ve özellikle kanserin tetikleyicisi haline dönüşür. Bağışıklık sisteminin zayıflaması, yanlış beslenme, psikolojik yıpranma, vitaminsiz kalma, ciddi kronik ve akut rahatsızlıklarda bedende birikmiş olan kanserojen maddeler aktifleşerek olumsuz etkilerini göstermeye başlar.
Yaşam kalitenizi artırın
Genel olarak bu tavsiyeler sadece Kurban Bayramı’na özel olmayıp hayatımız boyunca yapmamız gereken temel alışkanlıklarımızdan olmalıdır. Bu alışkanlıkları kazanmak adına böylesi güzel bayramlar bir fırsat ve nimettir. Böylelikle bu alışkanlıkları edinerek hem yaşam kalitemizi arttırmış hem de yaşam süremizi belirgin derecede uzatmış oluruz. Sağlıklı yaşam bizim verimli bir hayat sürmemiz adına en önemli gereksinimimizdir. Sağlığımızı yitirdiğimizde bundan her bakımdan yaşam kalitemiz etkilenmekle birlikte, düşünce berraklığımız ve akıl sağlığımız da büyük oranda hasara maruz kalmış olur.
Kısacası ve özetle bedende meydana gelebilecek olumsuzluklardan korunmak için Kurban Bayramı sırasında etle beslenme alışkanlığında dengeli olmak zorundayız. Sebze ve meyve beslenmemizin önemli bir kısmını oluşturmaya devam etmelidir. Etle beslendiğimiz öğünlerden sonra yaklaşık kırk beş dakika ya da bir saat sonra bolca sıvı almayı unutmamak gerekir. Alınacak bolca sıvı etin meydana getireceği birçok olumsuzluktan korunmamız hususunda önemli bir destek olacaktir.
Dr. Recai Yahyaoglu