Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
ßir Kaza Hikayesi
haluk levent minibüsüne binerken, hakkı bulutlarda uçuyor, sezen aksularda yüzüyordu. trafik tam bir keşmekeşe dönmüştü. nihat doğan, haluk şahin kullanıyordu. bir kaza yapmaları an meselesiydi. aykut ışıklarda birden bire durunca, mehmet ali biranda frene bastı. metin tekin değildi ve sarsak sarsak karşıdan karşıya geçiyordu. buna mukabil ferhat güzelleşmiş bir şekilde bardan çıkıyor, tam o esnada o korkunç kaza oluyordu. banu alkanlar içinde yerde yatarken. tarık akan kanı temizlemeye çalışıyordu. kazayı görebilmek için levent yükselebildiği kadar yükseldi. tam o esnada beren saatine baktı. sibel can yaktı.
kaza sırasında demet sağıroğlunu doktora götürüyor, cengiz imrenerek onlara bakıyordu.
neyseki çağan ırmak gibi akıyor, gönül akkor gibi yanıyordu. ali güven içindeydi ve bu duruma hakan şükür etti. olay yerine polisler çoktan gelmişti. emniyet müdürü hüseyin çapkınca bir bakış atarak olayı çözdü.
yine de şener şen değildi, müjde ar namus peşindeydi. hande kazanova tavırlarıyla ezginin günlüğü kaç para diye soruyordu. cengiz kurtoğluydu ve bu duruma tepkisini göstermek için uluyor, uğur aslan gibi kükrüyor nuri bilge ceylan gibi sekiyordu. nalan altınörsüyle olay yerine gelmiş saçmalıyordu.
herkes öldüyse acaba ümit yaşarmıydı. yaşar güvenir miydi? melike demirağlarla tüm yurdu örerken, olanlardan habersiz nejat alplerde tatiline devam ediyordu. ölenle ölünmez diyen güzide kasacı, mustafa sandalcı, tuna kiremitçi olarak mesleklerine kaldıkları yerden devam etti.
bu süreci hakan baltalamaya çalışırken, ibrahim tatlıses seyahat gece yolcularına otobüse binin anonsu yapıyordu.
kazada ölenler kurtalan ekspresle memleketlerine gönderilirken. hayat devam ediyor, kahraman tazeoğlunu büyütüyor. cenaze törenine ise mahzun kırmızıgüllerle katılıyordu.
trafik canavarı olmayın. bu hikayeyi anlatma çabamı da ulvi bir emel sayın ...
kahraman tazeoğlu
Teşekkürler...