Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Ecdadımızda Edep

Ecdadımızda Edep



[b][i]Osmanlı'da sadaka taşları varmış, ihtiyacı olan sadaka taşının üzerindeki keseden, yabancı elçilerin de şaşkın; şehadetleriyle, sadece ihtiyacı kadarını alırmış.

Aynı şey yolların üzerinde vakıflar tarafından kurulan konaklarda da uygulanır, yolcu eğer ihtiyacı varsa yatağının başucundaki keseden alabilirmiş.

Binitine ücretsiz bakılır, ücretsiz üç gün yemek verilirmiş.

Eskiden "Kapıyı kapat!" denilmezmiş.
Allah (c.c.) kimsenin kapısını kapatmasın diye düşünülürmüş.
"Kapıyı ( ört, ya da sırla" denilirmiş. Kapının kapanmadan yavaşça örtülmesi edebdenmiş.

"Lambayı söndür demezlermiş.
Allah (c.c.) kimsenin ışığını söndürmesin.
"Lambayı dinlerdir" derlermiş.

Lamba yakılmaz, uyandırılırmış.

Uyuyan birisi uyandırılmak için sarsılmaz veya adı ile çağırılrnazmış.
"Agah ol erenler" derlermiş.

Nezaket, incelik, edeb her işin başı imiş de ondan...

Ona eren uyanık olurmuş.

İnsanların sözü kesilmez, işaret ve işmar edilmez, fısıltılar, gizli konuşmalar hoş karşılanmazmış.

Hanımlar "Efendi" derlermiş beylerine, "siz" derlermiş. Hanımefendiliklerini gösterirlermiş.

Gezerken yere yumuşak basılır, ses çıkarmamaya çalışılırmış.

Yerdeki haşerata basmamaya özen gösterdiği ' için, adı "Karınca basmaz Efendiye çıkan insanlar varmış.

Kapıdan çıkarken arkasını dönmemek, geri geri çıkmak edebmiş.

Kapı eşiğindeki ayakkabılar, dışarıya doğru değil, içeriye doğru çevrilirmiş.
"Git bir daha gelme!" der gibi değil de.
"Gitsen de ayağının yönü buraya dönük olsun" der gibi dizilirmiş.

Canlı cansız her şeyin bir hatırı varmış.

Yumurtayı ucundan, çok az kırar, fazla kırmayı tahrip olarak düşünür, tahribin hiçbir türünü sevmezmiş.

Eskiler hayatı o kadar nurani, o kadar temiz, o kadar manâlı yaşarmış.

"Komşuya hatır soran sıra sıra terlikler,
Ölçülü uzaklıkta yakın beraberlikler."
diye tarif eder Üstad Necip Fazıl bu hali...

Eskiler "Edeb Ya Hu!" derler, Onu görüyor gibi yaşamaya çalışırlarmış.

O varken başkasına bakmaz, Onu unutmuş gibi hallere girmezlermiş.

Ezel ve Ebed Sultanı'nın huzurunda nasıl hareket edilmesi gerekiyorsa öyle hareket etmek isterlermiş.

"Bizi takip eden, her halimizi perdesiz, engelsiz gören, şu anda bizim durumumuza bakan Allah var!" der gibi, o mânâyı hatırlatmak için her yere "Edeb Ya Hu!" yazarlarmış.

"Allah'ın huzurunda edeb" demekmiş bu...

İnsan nerede olursa olsun Allah'ın huzurunda değil midir?

İlim meclisine girdim,kıldım talep,
İlim tâ gerilerde kaldı, illâ edep illâ edep.

Paylaşım için teşekkür ederiz reyyann kardeşim

Sizinde gözlerinize sağlık kardeşim, okuduğunuz için ben teşekkür ederim.

Edebe uyanlar ne güzel edermis,
Ilim, bilim ,ne ile bilinirmis?
Illede edep, illede edep...

Edep güzel huy ise
Giyilmez bir elbise
Al hisseden hisse
Illede edep, illede edep

Tesekkurler,
Edep Ya hu!

Tesekkür ederim kardeşim tek kelimeyle harika bir paylaşım

İlim meclisine girdim,kıldım talep,
İlim tâ gerilerde kaldı, illâ edep illâ edep
allah razı olsun kardeşim reyyann
ne güzel bilgiler bunlar artıyı hakettin

evet , Ecdadımızda edep, bizde niye kalmadı acep? ;)

Çok güzel paylaşım Allah razı olsun kardeşim.


Çok güzel paylaşım Allah razı olsun kardeşim.

Bu zamanda bu edebe o kadar ihtiyacımız varki Allahım yardımcımız olsun ....

bir aferin yetmez ama ...
şimdilik 1e müsade var ;)


bir aferin yetmez ama ...
şimdilik 1e müsade var ;)

demek beğenilmemiş benim aferimler kızılelma kardeşim :) aza kanaat etmeyen çoğu bulamazmış ona göre.. 8)

benim söylemek istediğim yazı o kadar güzel ki 3 -4 aferin vermek istiyorum
ama 1 adet verebiliyorsun
onu söylemek istemiştim

1 aferimde benden :)


İlim meclisine girdim,kıldım talep,
İlim tâ gerilerde kaldı, illâ edep illâ edep
allah razı olsun kardeşim reyyann
ne güzel bilgiler bunlar artıyı hakettin


Genel Bilgiler

MollaCami.Com