Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
hadislerde koku
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) koku hususuna insanların dikkatlerini çekmiş, kokuların olumlu ve olumsuz yanlarından bahsetmiştir.
“Sarımsak veya soğan yiyen kimse bizden ve mescitlerimizden uzak dursun, evinde otursun.”
(Buharî, Edeb, 76.)
“Dört şey Peygamberlerin sünnetlerindendir: Hayâ-bir rivâyete göre sünnet olma-güzel koku sürünme, misvak kullanma bir de nikâh.”
(Tirmizî, Nikâh, 1.)
Bu hadis-i şerife göre güzel koku, bütün peygamberlerin devam ettirdiği bir sünnettir.
Enes bin Malik’in naklettiğine göre Peygamber Efendimizin (s.a.v) kendisine hediye edilen hoş kokuyu geri çevirmemesi, konunun ehemmiyetini göstermektedir. Koku hususunda alkol meselesine dikkat edilmelidir. İbadetlerimizin sahihliği açısından seçici olmakta fayda vardır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) kadınlarda ayrı, erkeklerde ayrı olarak ele almış ve öyle değerlendirmiştir.
Enes bin Malik Peygamberimiz (s.a.v) in şöyle zikrettiğinden bahsediyor:
“Dünyanızdan bana üç şey sevdirildi. Kadın, güzel koku, gerçek sevincim namazdır.”
(Câmi’ü’s-Sağir)
“Şu üç şey, her Müslüman üzerinde yerine getirilmesi gereken bir haktır: Cuma günü yıkanmak, misvak kullanmak ve güzel koku sürünmek.”
(Câmi’ü’s-Sağir)
Kadınlarda koku ise…
Ebu Hüreyre’nin rivayet ettiği bir hadiste Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyuruyor:
“Koku süründükten sonra mescide gelen kadın, cünüplükten yıkanır gibi iyice yıkansın.” (Neseî, Zînet, 36.)
Burada kadının koku sürmesi değil, kokunun dışarıda, yani namahrem yabancı erkeklerin yanında kullanılmaması, onların hissetmesinden uzak tutulması anlatılmak istenmiştir. Kolonya, parfüm, deodorant, kokulu krem ve benzeri makyaj malzemeleri sürünüp kullandıktan sonra, yabancı erkeklerin içine çıkan bir kadının ilk dikkati çeken yönü, süründüğü şeylerin kokusunun başkaları üzerinde yaptığı tesirdir.
Kadın iki sorumluluk taşır. Hoş olmayan davranışı yaptığı için günahı işler, hem de başkalarının haram işlemelerine sebep olur.
Bu sorumluluğun ağırlığı ve günahın “bir” olarak kalmayıp birden fazla kimseyi kapladığından dolayıdır ki, bir hadis-i şeriflerinde Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
“Bir kadın güzel koku sürünüp bunu hissetsinler diye bir topluluğa uğrarsa zina etmiş olur.”
(Cami’ü’Sağir 251, Neseî, Zînet, 35.)
Zinanın el zinası, göz zinası, dil zinası gibi çeşitleri vardır. Burada bahsedilen zina da göz zinasıdır. Süslenerek sokağa çıkan kadına bakan erkekler göz zinâsı işlemiş olacakları gibi, kadın da buna vesile olduğu için bu mânâda zinakâr olmuş sayılır.
Ne güzel sünnetler. İyi ki İslâm dinine mensubuz.
Beni de çok rahatsız eden bir mevzu. En kötüsü de câmilerde dikkat edilmemesi.
Ramazanda teravihe giderken şiddetli kokudan insan namaza adapte olamıyor.
Bu bağlamada düşünceli olup; dikkatli olmak gerekir.
Kadınların sürdüğü kokularda rahatsız ediyor.
Özellikle otobüslerde dayanılmaz oluyor. İnsaf ya bi kutuyu boşaltıp çıkılır mı ? Nefes darlığı olan insanlara haksızlık değil mi ?
Ne güzel hadisler, okurken bile insan kokusunu alıyor. :)
Allah'ım cümlemize Cennet kokusunu tatmayı nasip etsin.
Paylaşım için teşekkürler Tuğba...
Rabbim....yolundan ayırmasın....dindeki inceliği Efendimizden öğreniyoruz.
güzel ...faydalı paylaşım olmuş sevgili Tuğba...teşekkürler kardeşim...
gozlerinize saglik neyzen lal ve firdevs 27 kardesim ben tesekkur ederim
Şu devirde en önemli ayrıntılardan biri, temiz olabilmektir. Kendi kokusundan rahatsız olabilmek lazım ilk önce. Bunun yolu da hergün veya gün aşırı banyo yapabilmektir. Bir de ter kokusunu önleyici (terlemeyi önleyici değil) doğal ürünler kullanarak hem kendimizi hem de çevremizi yani birlikte yaşadığımız insanları düşünebiliriz.
Kokuya gelince, güzel koku, doğal koku, hafif koku tercih edilmeli. Mümkün mertebe doğal esans kullanılmalı. Alkol içeren kokuların özellikle ilk kullanılma zamanında alkolün vücutta kaldığı müddetçe, necis olmasından dolayı ibadetimiz riske girebilir.
Ozonu bile delen ve alkolsüzdür diye lanse edilip de ateşe karşı püskürtüldüğünde yanan sprey deodorantların vücudumuz için ne kadar zararlı olduğunu bir düşünelim..
Bir yerden duymuştum, alkollü parfümler maneviyatı ortadan kaldırır, diye..
Vücudumuza bakmak farz olduğuna göre, zararlı olan şeyleri de kullanmamak bizim görevimiz olmalı. Bana birşey olmaz demek, yaş ilerledikçe ciddi sorunlarla boğuşmak demektir..
Mümkünse aynı ayakkabıyı sürekli giymemek lazım, gün aşırı giymek en doğrusu ve giyilmeyen ayakkabıların içine gazete kağıdı koymak da ayakkabıdaki nemi çeker..
Aynı şekilde aynı çorabı 1 günden fazla giymemek de güzel adaplardandır..
Uzmanların bir araştırmasında dişler için en uygun materyal sert fırçadır. İlk başta diş etlerini kanatsa bile sert fırça kullanın diyorlar. Misvak kullanmak ağız kokusunu giderir, ağza ferahlık verir. Ağız içi yaralarda da çok etkilidir. Sesi güzelleştirir. İçinde birçok minerali barındırdığından misvak 77 derde devadır. Diksiyonu düzeltir. Mide ve bağısak sorunlarına iyi gelir. Ve en önemlisi manevi cezbeyi artırır. Misvak ile alınan abdestle kılınan namaz, misvaksız kılınandan 70 derece üstündür. Misvakta ölçü, en az 3 kere dişleri fırçalamaktır. Suyu yutulmalı. Dip tarafı kesinlikle yutulmaz. Dik tutulmalı. Düzenli olarak su ile temizlenmelidir. Peygamber Efendimiz SAV vefat edeceği zaman bile misvak kullanmıştır. Unutulan sünnetlerden olduğundan hayatımız boyunca kullanabilirsek düzenli olarak, 100 şehit sevabı kazanmak ümit edilir inşallah..
Allah yar ve yardımcımız olsun..
Daha nice temiz, güzel günlerimiz olsun, amin