Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim


Neden veliler sahabeye ulaşamıyor?

Sahabelerin sohbeti, nübüvvet-i Ahmediye (a.s.m) nuruyla, yani bizzat kendisiyledir. Evliyalar ise, vefat-ı Nebeviden sonra velayet-i Ahmediye’nin (a.s.m) nuruyla sohbet etmekteler.

Ya Resullallah! Çi baş ed çün seki eshabı kehf
Dahili cennet şevem, der zümreti eshabi tu?
Ev revad der cennet, men der cehennem ki revaset,
Ev seki eshabi kehf men seki eshabi tu?”
(Ya Resullallah! Ne olaydı, Ashab-ı Kehf’in köpeği gibi,
Senin Ashabının arasında Cennete girseydim.
Onun cennete, benim cehenneme gitmem nasıl reva olur?
O Ashab-ı Kehf’in köpeği, ben ise senin Ashabının köpeği.)
Mevlana Cami hazretlerinin bu muhteşem Farsça ifadelerinden de anlaşılacağı üzere Sahabelerin makamına yetişilemez. Peygamberlerden sonra, insanların en üstünü, en faziletlileri sahabelerdir. Fetih Sure’sinin sonunda Allah’ın övgüsüne mazhar olan ve Tevrat, İncil ve Kur’an’ın medih ve övgüsüne mazhar olan sahabelere ‘fazilet-i külliye’ yönünden yetişilemez.
Ashab-ı kiram hazretleri insanların en hayırlısının (s.a.v) sohbetinde ve o mübarek nazarları karşısında bir kere bulunmakla onlar öyle bir dereceye yükselmişler ki, onlardan sonra gelen evliyalardan hiç biri bu mertebeye ulaşamamışlardır.
“Sohbet-i nebeviye öyle bir iksirdir ki, bir dakikada ona mazhar bir zat, senelerle seyrüsülûka mukabil hakikatin nurlarına mazhar olur. Çünkü sohbette “insibağ ve in’ikas” vardır. Nasıl ki bir sultanın hizmetkârı ve onun referansı ile, öyle bir mevkie çıkar ki, bir şah çıkamaz.
İşte bu sırdan dolayı en büyük veliler Sahabe derecesine çıkamıyorlar.
Hatta, Celâleddin-i Süyutî gibi uyanık iken, çok defa sohbet-i Nebeviyeye mazhar olan veliler, Resul-i Ekrem (a.s.m) ile uyanık olarak görüşseler ve şu âlemde sohbetine müşerref olsalar, yine sahabeye yetişemiyorlar.
Çünkü, Sahabelerin sohbeti, nübüvvet-i Ahmediye (a.s.m) nuruyla, yani nebi, peygamber olarak onunla sohbet ediyorlar. Evliyalar ise, vefat-ı Nebeviden sonra Resul-i Ekremi görmeleri, velayet-i Ahmediye (a.s.m) nuruyla sohbettir.
Yani sahabelere peygamber yönüyle, evliyalara veli cihetiyle sohbet etmektedir. Bu nedenle peygamberlik derecesi velayet derecesinden ne kadar yüksek ise, o iki sohbette de o derece bir fark ve yükseklik bulunmaktadır.”
Sohbetin bu özelliğinden dolayıdır ki, Uhud gazvesinde Hz. Hamza’nın (r.a) şehid olmasına sebep olan Vahşi (r.a) iman edip, bir kere Peygamberin (a.s.m) huzurunda bulunduğu için Tabi’inin en üstünü olan Veysel Karanî’den daha üstün olmuştur.
Hiçbir üstünlük sohbetin üstünlüğü kadar olamaz. Çünkü, sohbete kavuşanların yani sahabelerin imanlarında, sohbetin bereketi ve vahyin bereketi vardır. Yani O’nun nuruyla boyanmış ve O’nun feyzi onlara aksetmiştir.
Teşbihte hata olmasın adeta bir aletin şarzı gibi sahabeler de Hz. Peygamberin yüksek nazarları, bakışları ve sohbeti ile şarz olmuşlardır. Sonradan gelenlerden hiç kimsenin imanında bu özellik ve vahyin verdiği bu yükseklik olmamıştır. İmâm-ı Rabbâni’nin Mektubât’ındaki şu ifade sanırım peygamber sohbetindeki feyzi ve vahiy sofrasındaki bu bereketi ve neden ulaşılamaz olan bu yüksekliği bir derece anlamış oluruz; ‘Din âliminin bir saat kadar sohbetinde bulunmak, yedi yüz sene ibadet etmekten daha hayırlıdır.’
Bir din aliminin sohbeti böyle ise; ‘Habibim sen olmasaydın felekleri ve kâinatı yaratmazdım’ diye ilahi iltifata mazhar olan bir zatın sofrası ve sohbetinin yüksekliği nasıl olur? Bu kıyas o yüksekliğe neden ulaşılamayacağını bir nebze göstermektedir.
Büyük islâm alimi Abdullah ibni Mübareke, Muaviye ile Ömer bin Abdülaziz’den hangisi efdaldir? diye sorulduğunda:
Resullulah (a.s.m)‘ın yanında giderken, Muaviyenin (r.a) bindiği atın burnuna giren toz, Ömer bin Abdülaziz’den yüzlerce defa daha kıymetlidir, buyurmuştur.”
Sohbet bir kere de olsa huzurda beraber bulunmak demektir.
Peygamberimizi (a.s.m) imanı var iken görenlere Ashab denir. Göremeyen, fakat Ashabdan birini görenlere Tabiin denir.
Recai BİLEN

Boyları kısadır da ondan

yukardaki okudugunu sanmiyorum okusanda anladigini sanmiyorum ....nedeni yazilmis!!!! tii ye alincak bir durum soz konusu deil

Hurafecilik zor zeneattir

Allah sana hidayet nasip eylesin aminnnnn

humeyninin kitabından alıntı olsa idi arkadaşımız o zaman zevkle okurdu :)

"Kişi sevdiği ile beraberdir." Başka diyecek söz yok :)


Hayatın İçinden İslam

MollaCami.Com