Bölümler | Kategoriler | Konular | Üye Girişi | İletişim
âAllah Yakarâ ifadesi, çocuğun hayatında derin izler bırakıyor!
Hataya düşen çocuğa âAllah yakarâ demek, hem çocuk fıtratına hem de Allahâın merhametine uymuyor!
Çocuğun din eğitiminde doğru zamanda doğru bilginin verilmesi oldukça önemli. Zira Peygamber Efendimiz (sas) âÇocuk konuşmaya başladığında tabii olarak önce anne-baba der. İradî olarak söyleyeceği ilk söz ise âAllahâ olmalı.â buyuruyor.
Hatta bir seferinde Abdülmuttalip oğullarından bir çocuğa konuşmaya başladığında, âHer türlü hamd O Allahâa mahsustur ki, asla evlad edinmemiştir.â deyip İsra Sûresiândeki âHakimiyetinde hiçbir ortağı yoktur. Acze düşüp de bir desteğe muhtaç olmamıştır.â ayetini yedi defa okutarak talim ettirmiş, tekbir getirerek Allahâın büyüklüğünü ilan etmesini istemişti.
Uzman psikolog Farika Teymur Artır da çocuklarda Allah inancı temelinin 3 yaşında atıldığını belirtiyor. Artır, kavramları öğrenmeye başladığı bu dönemde ebeveynin çocuğa yaklaşımının dikkatli olması gerektiğini söylüyor. Psikolog Belkıs Ertürk ise küçük yaşta bir çocuğa âAllah yakarâ ifadesini kullanmanın, çocuğu korkutan ve Allahâa karşı ürkerek yaklaşmasını tetikleyen bir davranış olduğunu belirtiyor. Zira aile yeni şeyler öğretme telaşındayken, farkında olmadan çocukta suçluluk duygusunun erken dönemde başlamasına sebebiyet verebiliyor.
Ertürk, âBabanın çocuğa çok sert bir disiplinle dini motifleri aktarması ve dinin öğretilmesini disiplinle eşdeğer tutması Allah fikrini çocukta âsert, cezalandıran ve aşırı yasakçı bir otoriteâ olarak yerleştirebilir.â diyor. Ebeveynin çocuğa din eğitimi verme sürecinde çocuğun gelişim basamaklarının ve geçirdiği bilişsel sürecin önemli olduğunun altını çizen İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesiânden Yard. Doç. Dr. Mehmet Atalay, tehdit duygusuyla hareket eden çocuğun davranışlarını içselleştiremeyeceğini belirtiyor. Atalay, âÇocuğun somut düşündüğü evrede bu gibi ifadelerle karşılaşması, her davranışını Allahâın cezalandıracağını hatta küçük yaramazlıklarını bile Allahâın affetmeyeceğini düşünebilir.â diyor.
İlahiyatçı Mehmet Atalay, çocuğa din eğitimi verilirken öncelikle temel değerlerin öğretilmesi gerektiğini belirterek âBu değerler özellikle kıssalar yoluyla tanıtılmalıdır.â diyor. Herhangi bir dinî hikâyenin çocukların dikkatini daha başlangıç safhasında yakalayacağını vurgulayan Atalay, hikâye bitene dek çocuklarda dikkat kaybının olmayacağını belirtiyor.
Mehmet Atalay, Peygamber kıssalarının bu bağlamda isabetli bir başlangıç olacağına işaret ediyor. Belkıs Ertürk de dinî eğitimde peygamber hayatlarının örnek teşkil edebileceğini ifade ediyor. Bu konuda en iyi örneğin Efendimizâin çocuklarla kurduğu bağ olduğunu söylüyor.
Ertürk, Peygamber Efendimizâin çocukların mescitte koşturmalarına izin verip, onları herhangi bir şekilde incitecek bir ifade kullanmadığına dikkat çekiyor. Bu ilişkiyi ise şöyle anlatıyor: âÇocuğun dilinden anlayan, içinde bulunduğu ortamı sevmesini sağlayan bu yöntemle çocuk, oynayarak Allahâı tanıyor ve ibadetlere yaklaşıyor. Böylece çocuk da kendisine bu şahsiyetleri örnek alarak ve yaşayarak öğreniyor.â